Reclus'nün sosyal coğrafyası tam anlamıyla siyasi bir coğrafyadır, sürekli, "kendinin farkında olan doğanın politiği" diyebileceğimiz bir meseleyi irdeler. Reclus'ye duyulan ilgiyi canlandırmak için belki de en büyük çabayı gösteren çağdaş Fransız coğrafyacı Yves Lacoste, Reclus'nün "en büyük Fransız coğrafyacı" olmasına karşın, "tümüyle yanlış anlaşıldığını", bunun nedeninin "akademik coğrafyanın temel epistemolojik sorunu: siyasetin dışlanması" olduğunu öne sürer. Lacoste, yakın geçmişteki sosyal coğrafya tartışmalarında, Reclus'nün sosyal coğrafyayı "ana malzemesi" yapan altı büyük ciltlik çalışmasının sistematik olarak "unutulmasını" ironik bulur. Bu durum bir bakıma, günümüzde sosyal ekolojiye ve radikal siyasi ekolojiye gösterilen ilgiyle benzerlik taşımaktadır. Bu gibi görüşler, ekolojik ve sosyal gerçeklikler de dahil "her şey bağlantılıdır" önermesine işaret ettiklerinde kimi zaman kabul görür ama bağlantının doğası araştırıldığında, ekolojik krizin kökenierinin merkezci ulus devlette ve korporatist kapitalist ekonomide olduğunu söylemeye cesaret edildiğinde, sık sık
geçerlilikleri sorgulanır.
... coğrafya, önce, savaş yapmaya yarar. Her bilim için, her bilgi için bilgikuramsal önkoşullar sorunu ortaya atılmalıdır; bilimsel süreç bir tarihe bağlıdır ve bir yandan ideolojilerle ilişkileri içinde, öte yandan uygulama ya da iktidar olarak düşünülmelidir. Coğrafya önce savaş yapmaya yarar sözü, sadece askeri harekata yarar anlamına gelmez; sadece şu ya da bu düşmana karşı açılması gereken savaş olasılığına karşı değil, aynı zamanda devlet örgütünün, üstünde güç kullandığı insanları daha iyi denetlemek amacıyla, bölgeleri düzenlemesine yarar. Coğrafya, önce siyasi ve askeri uygulamalar için stratejik bir bilgidir ve ilk anda karışık, çok çeşitli bilgilerin biraraya gelmesini gerektiren de bu uygulamalardır. Bilgi için, bilginin parçalara ayrılması gerçeğinin dışına çıkılmazsa, bu bilgilerin varlık nedenleri ve önemleri kavranamaz.
Söz konusu olan sıkıcı ve sonuç olarak anlamsız bir disiplindir, zira herkesin bildiği üzere "coğrafyada anlaşılacak bir şey yoktur, onları ezberlemek gerekir."