Sosyal Düşünceler Tarihi Okuma Önerileri
Bu listeyi daha kolay ulaşabileyim diye buraya yazıyorum. Bu liste Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin SDT dersinde verilmiş okuma önerileridir. Sizlerin de ilgisini çekebilir. Herkese keyifli okumalar. [Toplumbilim Öneri listesi için bakınız; #29219488] 1)Alâeddin Şenel: İlkel Topluluktan Uygar Topluma 2)Alâeddin
lütfen okuyun ve paylaşın!!
Save Ralph! Günlük hayatımızda kullandığımız bir çok marka var ve hiç düşünmedik bu markanın nasıl yapıldığını, neler üstünde denendiğini...Hayvanları bir çoğumuz sever hatta bi kesitin evcil hayvanları da var, hayvanlar için özel günler yapıyoruz doğum günleri yada hayvan koruma için yapılan özel günler gibi. Peki kendi hayvanımız için
Reklam
Halk
Zamanımızın siyasi sorunlarına ne kadar ilgi gösterirlerse, kendilerini o kadar hayal kırıklığına uğramış ve rahatsız hissederler.
Sayfa 157Kitabı okudu
... coğrafya, önce, savaş yapmaya yarar. Her bilim için, her bilgi için bilgikuramsal önkoşullar sorunu ortaya atılmalıdır; bilimsel süreç bir tarihe bağlıdır ve bir yandan ideolojilerle ilişkileri için­de, öte yandan uygulama ya da iktidar olarak düşünülmelidir. Coğ­rafya önce savaş yapmaya yarar sözü, sadece askeri harekata yarar anlamına gelmez; sadece şu ya da bu düşmana karşı açılması gereken savaş olasılığına karşı değil, aynı zamanda devlet örgütünün, üstün­de güç kullandığı insanları daha iyi denetlemek amacıyla, bölgeleri düzenlemesine yarar. Coğrafya, önce siyasi ve askeri uygulamalar için stratejik bir bilgidir ve ilk anda karışık, çok çeşitli bilgilerin biraraya gelmesini gerektiren de bu uygulamalardır. Bilgi için, bilginin parçalara ayrılması gerçeğinin dışına çıkılmazsa, bu bilgilerin varlık nedenleri ve önemleri kavranamaz.
Sayfa 12 - Özne Yayınları (1998)Kitabı okudu
Reclus'nün sosyal coğrafyası tam anlamıyla siyasi bir coğrafyadır, sürekli, "kendinin farkında olan doğanın politiği" diyebileceğimiz bir meseleyi irdeler. Reclus'ye duyulan ilgiyi canlandırmak için belki de en büyük çabayı gösteren çağdaş Fransız coğrafyacı Yves Lacoste, Reclus'nün "en büyük Fransız coğrafyacı" olmasına karşın, "tümüyle yanlış anlaşıldığını", bunun nedeninin "akademik coğrafyanın temel epistemolojik sorunu: siyasetin dışlanması" olduğunu öne sürer. Lacoste, yakın geçmişteki sosyal coğrafya tartışmalarında, Reclus'nün sosyal coğrafyayı "ana malzemesi" yapan altı büyük ciltlik çalışmasının sistematik olarak "unutulmasını" ironik bulur. Bu durum bir bakıma, günümüzde sosyal ekolojiye ve radikal siyasi ekolojiye gösterilen ilgiyle benzerlik taşımaktadır. Bu gibi görüşler, ekolojik ve sosyal gerçeklikler de dahil "her şey bağlantılıdır" önermesine işaret ettiklerinde kimi zaman kabul görür ama bağlantının doğası araştırıldığında, ekolojik krizin kökenierinin merkezci ulus devlette ve korporatist kapitalist ekonomide olduğunu söylemeye cesaret edildiğinde, sık sık geçerlilikleri sorgulanır.
Sayfa 42 - pdfKitabı okudu
Bir haritanın ölçeği, gerçek bir mesafe ile onun kâğıt üzerindeki temsili arasındaki küçültme oranını ifade eder. Kesirin paydası ne kadar büyükse, ölçeğe o kadar “küçük” denilir. Bu nedenle 1/1,000,000 ölçeğindeki bir harita, 1/10,000 ölçeğindeki bir haritaya göre çok daha küçük ölçeklidir, ancak ilki, ikincisine oranla çok daha büyük bir alanı ifade eder. Güçlü araçlar ve büyük alanlar veya çok sayıda insan üzerinde gerçekleşen bir eylemi ifade eden, "büyük ölçekli bir şey yapma”, “büyük ölçekli operasyon" gibi yaygın ifadelerin, harita ifadesinin tersi bir anlama sahip olduğu belirtilmelidir. Büyük ölçekli bir harita, görece küçük bir alanı temsil eder. Nereden türediği bilinmeyen bu karmaşa hayli yaygındır ve çok sayıda coğrafyacı da bu hatayı yapmaktadır.
Sayfa 94 - Ayrıntı Yayınları (2014)Kitabı okudu
Reklam
İbni Haldun hem katı ve gizemci, inançlı bir kişidir hem de çok büyük bir akılcı düşünürdür: böylece bir tür mucize olarak çıkar karşımıza... ...Demekki Halduncu tarih anlayışının doğuşu hem akılcılık ile din arasındaki uyuşmazlığın belli bir durumuna hem de İbni Haldun’un düşünsel evrimindeki belirleyici bir noktaya karşılıktır. Ancak, yaşamının son bölümünde Tanrıbilimcinin kaygıları, tarihçinin kaygılarına üstün gelmiş gözüküyor... Ortaçağ Arap uygarlığının çıkardığı en büyük düşünürlerin sonuncusu olan İbni Haldun’un tarihsel düşüncesi, dallarından çoğu kurumuş bulunan ve büyümesi yüzyıllarca duracak olan bir ağacın, tam anlamıyla olgunlaşmış, çok değerli meyvesi olarak gözüküyor bize.
Sayfa 250Kitabı okudu
Bir yerlerden tanıdık geldi
Bir çok azgelişmiş ülkede yönetim, rüşvete açıktır. Yolsuzluk,bir kurum haline gelecek kadar geneldir.
Al ucuza ver pahalıya, işte ticaretin özü.
Mr. Yves Lacoste, kısa bir zaman önce tercüme edilen "The Geography of Hunger" isimli kitabın yazandır. Mr. Yves Lacoste, bu kitabında hazır ve pişirilmiş yiyeceklere karşılık olarak 20-30 yıllık bir zaman dilimi boyunca geri kalmış ülkelerden Avrupa'ya yapılan hammedde fiyatlarının bir karşılaştırmasmı yapmaktadır. Bu mukayesenin gösterdiği gerçekler inanılmaz derecede ilginçtir. Şayet Mr. Yves Lacoste'nin metodu ve araştırması Dünya’da çok başarılı bir çalışma olarak kabul edilmeseydi, biz Avrupa’dan ülkelerimize son 20-30 yıllık zaman dilimi boyunca ithal edilen tüketim maddeleri fiyat artışının % 300, % 400’den % 600’a kadar farklılık arz edebileceğini düşünemezdik bile. Diğer taraftan, onların bizden yanı Afrika, Asya ve Latin amerika ülkelerinin çoğundan edindikleri hammaddeler arz ve talep kanunlarını alt üst edecek şekilde fiyat kaybına uğratmışlardır. Başka bir deyişle hammadde fiyatları 30-40 yıllık zaman diliminde ya hiç değişmemiş ya da çok az bir fiyat artışı kazanmıştır. 30 yıl öncesine göre geri kalmış ülkelerden Avrupa'ya yapılan ihracatta hammaddelerinin çoğunun fiyatlarında bir sosyalistin yapmış olduğu en son araştırma çok zeki, bilgili ve kariyer sahibi devrimci ve ilerici bir sosyalistin yapmış olduğu en son araştırmaya göre: Devrimi yok eden, yıkan unsur kapitalizmin kendisini rasyonelleştirmesi mücadelesi ve işçi sınıfını burjuvazi bir yaşama sahip kılabilmesidir.
Çağdaş bir Fransız yazarı, Yves Lacoste: Bugünkü az gelişmiş ülkelerin mâzisi üç beş kelimeyle hülasa edilebilir diyor... Önce hamleler devri, sonra yavaşlayan, durgunlaşan,gerileyen ekonomik ve sosyal gelişme.
Sayfa 146 - IletişimKitabı okudu
Reklam
192 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 5 hours
Fransız Coğrafyacı Yves Lacoste tarafından yazılan, dikkat çeken bir isme sahip bu eser, ilk olarak 1976 yılında yayımlanmış. Kitap yazarın ben kimim, coğrafyaya nerden bulaştım, bu kitabı neden yazdım sorularına cevap verdiği, otobiyografi niteliğinde uzunca bir önsözle başlıyor. Özsöz tam elli sayfa...  Eserin giriş bölümünde, insanlar
Coğrafya Her Şeyden Önce Savaş Yapmaya Yarar
Coğrafya Her Şeyden Önce Savaş Yapmaya YararYves Lacoste · Ayrıntı Yayınları · 201477 okunma
"Bize asalak olduğu söylenen bu coğrafya, birçok yeri doldurulamaz gerece sahipti: Haritalar, ölçek oyunları. Ekonomi politik, sosyoloji, tarih modellerini aşırı derece uzaysallaştırdıkları anda, eksikliklerine rağmen coğrafya, özellikle ileri bir durumda bulunuyordu."
Sayfa 9 - Doruk YayımcılıkKitabı okudu
Devlet aygıtının birçok örgütünün işlevlerinden biri sürekli ola­rak bilgi toplamaktır (bu, polisin, jandarmanın en önde gelen görev­lerinden biridir), ileri gelen kişiler de bilgi sahibidirler ve bunu “yüksek makama” bildirmekte çok isteklidirler. Buna karşılık, iktidar kurumları ile alanın düzenlenme biçimleri arasındaki ilişkiler iktidarda olma­yanlardan kısmen gizlenmektedir. Yararı oldukça konjonktürel olan çok açık bazı bilgileri çember içine alan gizliliği delmeye girişmek­ten çok, orayı daha açık görmek için, kısmi bilgilerden kafası karış­mış olan bir kitleyi örgütlemeye olanak veren bir yönteme sahip ol­mak gerekir; buna dikkat etme nedenleri kavrandığı andan itibaren bu bilgiler büyük ölçüde elde edilebilir olurlar.
Sayfa 32 - Özne Yayınları (1998)Kitabı okudu
Çağdaş bir Fransız yazarı, Yves Lacoste: Bugünkü az gelişmiş ülkelerin mazisi üç beş kelimeyle hülasa edilebilir, diyor... Önce hamleler devri, sonra ya durgunlaşan, gerileyen ekonomik ve sosyal gelişme.
Bir dizi istatistik ve yazılar bütününden çok daha fazlası olan hari­ta, coğrafi temsilin en üst biçimidir. Taktiklerin ve stratejilerin oluştu­ rulması için gerekli bütün bilgiler, haritanın üzerine getirilmelidir. Ha­rita, yani mekânın bu şekilde formelleştirilmesi bedava olmadığı gibi yansız da değildir. Kaçınılmaz tahakkümün, mekân tahakkümünün aracı olan harita, öncelikle yetkililer tarafından ve yetkililer için ha­zırlanır. Bir haritanın üretilmesi, yani iyi bilinmeyen bir somutluğun soyut, etkili, güvenilir bir temsile dönüştürülmesi ancak devlet aygıtı tarafından ve devlet aygıtı için gerçekleştirilebilecek zorlu, uzun ve maliyetli bir operasyondur. Bir haritanın oluşturulması, temsil edilen mekâna siyasi ve bilimsel olarak bir düzeyde vâkıf olmayı gerektirir ve bu, hem bu mekân üzerinde hem de orada yaşayan insanlar üzerinde bir iktidar aracıdır. Bugün bile çok sayıda haritanın, özellikle de büyük ölçekli, çok ayrıntılı, çoğu kez "kurmay haritası” denilen ha­ritaların çok sayıda ülkede askeri sır kapsamında olması şaşırtıcı değildir.
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.