Çinlilerin Türk Ordusunu Taklit Etme Denemeleri
Bu dönemde Hunlar ile yakın ilişki içinde bulunan Chao devletçiği, onların saldırılarına karşı kendilerini korumak için MÖ 307 yılında askeri reformlara girişmişti. Kral Wu-ling'in emriyle yapılan reformlara göre Hunların askeri kıyafetinin giyilmesi kabul ediliyordu. Chao halkı ata binmeyi ok ve yay kullanmayı öğrenecekti. Hun tarzında reform sonuçlarını kısa sürede vermiş­tir. Yani Çinliler, Hunlardan bir tür teknoloji transferi yapmışlardır. Neticede Chao güçleri Hun topraklarına akın yapmayı başardılar. Aynı yüzyılda bir zafer daha kazandılar. Bugünkü Shan-hsi'de Ta-tung yakınlarında bulunan Chao bölgesinin kuzey kısımları generali Li Mu, 160 bin kişiden fazla sayıdaki savaş arabası, süvari ve okçulardan meydana gelen karışık bir orduyla ani bir hücum yaptı. Yüz bin atlıdan oluşan Hun ordusunu yendi. Hun hükümdarı yanındaki askerleriyle birlikte kaçmak zorunda kaldı. Daha sonra on yıl Kuzey Çin' deki Chao bölgesi sınırlarında görünmemiştir. Kısa da olsa bu bilgilerden anlaşıldığına göre Hunların bu devirde güneye doğru gelişmeleri Hun tarzında askeri reformlar yapan Çinliler tarafından engellenmiştir.
Sun Zi der ki: Savaşa girmek demek, bin tane hafif savaş arabası, bin tane ağır nakliye arabası, yüz bin zırhlı piyade, ayrıca binli uzağa taşınacak yiyecek, ülke içinde ve dışında yapılacak harcamalar, konuklar için ağırlamalar, ıvır zıvır malzeme, araba ve zırhların bakımı, her gün binlerce altın gider demektir. Ancak bundan sonra yüz bin kişilik bir ordu harekete geçebilir. Savaşta zafer olsa bile, uzun zaman geçmesi askerlerin yorgunluk duymasına neden olur, şevk ve heyecan kaybolur; kent ve kalelere yapılan saldırılar askerlerin gücünü, dermanını tüketir, askerleri uzun süre memleket dışında tutmak ülkenin ekonomisini zora sokar. Eğer askerler yorgun düşer, şevkleri kırılır, güçleri tükenir, ekonomi iflas ederse yerel beyler içine düşülen krizden yararlanıp ayaklanırlar, erdemli ve ileriyi gören adamlar bulunsa bile bir şey yapamazlar. Bu nedenle savaşta gözükara bir hız hoş görülebilir, ama işi maharet göstereceğim diye uzat- manın yararı görülmemiştir. Savaşta zaman kaybetmek bir ülkeye yararı olacak iş değildir. Bu nedenle savaşın getireceği zararı bilmeyen kişiler, savaşın getireceği yarar da bilemezler,
Sayfa 5 - Kültür yayınları
Reklam
300 syf.
·
Puan vermedi
Suriye'debir İsrail casusu: Eli Cohen
Eli Cohen’in adını uzun zamandır biliyorum, casuslara ve casusluğa olan merakım sanıyorum mütecessis ruhumun bir dışavurumu, bu yüzden onun adını bilmemek, onu okumamak, ya da duymamak saçma olurdu. Biraz bilirdim ama teferruatına haiz değildim. Kimdi Eli Cohen? Kamil Emin Sabit ismiyle 1962-1965 yılları arasında Suriye’nin başkenti Şam’da Mossad
Eli Cohen - Casus
Eli Cohen - CasusSamuel Segev · Altınordu Yayınları · 201937 okunma
Figüratif Sanatla Mücadele:
İmparatorluk sanatı ile dini sanat: İki ayrı güzergâh * İkonoklazm krizi (726-843) sırasında bir yandan tamamıyla yüceltme ve anma amaçlı figüratif imparatorluk sanatının devamlılığı sağlanırken, diğer yandan dini sanat kısmen Paleo-Hıristiyan kökenli simge ve süsleme repertuarlarına, geometrik, bitki ve hayvan biçimli motiflere ve Constantinus’un
Sayfa 825Kitabı okudu
Aktörlük Sanatı, Sanat Kuramları, Görme Biçimleri
_Medeniyet, insanların ne kadar para kazandığıyla ya da kaç tane lüks arabaları olduğuyla ölçülmez. Medeniyetin para birimi Sanat’tır. Sanat aristokrattır ve sanatla uğraşan kimseler de yükselerek seçkinleşirler. Müzelerimizde ve kütüphanelerimizde korunan da sanatın ta kendisidir. Sanat Müzesi'ni ziyaret ettiğinizde göreceğiniz, insanların
_İnsan, kim olduğunu ancak felakete uğradığında gerçekten anlıyor. _Önemsiz bir şahsiyet olan bu Habsburglu kadının kurduğu neşeli, tasasız oyun dünyasına devrim dalıvermeseydi, o da gelmiş geçmiş yüz milyon kadın gibi sakin sakin yaşayıp gidecekti. Dans edecek, sevecek, gülecek, süslenecek, çocuklar doğuracak, en sonunda da sessizce bir yatağa
Reklam
_İnkarcılar kızgın fırına atılmış saman gibi yanacaklar. İnananlar ise ahırdan salınmış buzağılar gibi sevinçle sıçrayacak. _Davutoğlu Süleyman’ın özdeyişleri_ _Akılsızlarara, ahmaklıklarına uygun karşılık ver. Yoksa kendilerini bilge sanırlar. _Akılsızlar ne zamana dek bilgiden nefret edecek? _İyilerin peşinden gidin. Hırsızın katilin
Politik Yorumlar
_Türk olarak arabistan'a gidiyorsun. İnsanlar seni Türkçe selamlıyor; camilerden her gün Türkçe dualar yükseliyor; senin toprağını kutsal kabul edip senin gibi giyinmeye, düşünmeye ve konuşmaya çalışıyorlar. Yerde Türkçe bir yazı, örneğin Türk malı bir çikolatanın ambalajını görünce öpüp yerden alıyorlar. Okullarında senin tarihin,
_Rüyamda bir kelebek olduğumu mu gördüm, yoksa şu an insan olduğumu düşleyen bir kelebek miyim, bilmiyorum. Chuang Tzu _Mükemmel bir insanın zihni ayna gibidir. Hiçbir şeyi kavramaz ve hiçbir şeyi ummaz. Böylece mükemmel insan hayatın içinde hiçbir çaba harcamadan hareket eder. ****** _Kalpteki incelik sevgi yaratır; sözlerdeki incelik güven
Ne tuhaf, durmadan kralı düşünüyorum. Ne yapsam da ne kadar başımı sallasam da, bana hep şöyle diyen bir ses var kulağımda: "Bu kentte, bu saatte, buradan çok uzak olmayan bir yerde, başka bir sarayda, bütün kapılarının önünde nöbetçiler olan bir adam; senin gibi halkın içinde biricik; ama tek bir farkı var: Sen ne kadar aşağıdaysan, o kadar yüksekte o. Bütün yaşamı dakikası dakikasına, yalnızca zafer, büyüklük, zevk ve sarhoşluk dolu. Çevresindeki her şey; aşk, saygı ve hayranlık. En yüksek sesler bile alçalıveriyor onun önünde konuşurken ve en gururlu alınlar bile eğiliyorlar karşısında. Gözlerinin önünde yalnızca ipek ve altın var. Bu saatte, herkesin, düşüncesini onayladığı bir Bakanlar Kurulu toplanmış olmalı; ya da yarınki av partisini, bu akşamki baloyu düşlüyordur. Eğlencenin saatinde başlayacağından emindir ve arzularının yerine getirilmesini başkalarına bırakmıştır. Ama bu adam da senin gibi etten ve kemikten yapılmış! Ve hatta şu anda bile, o korkunç makinenin yok olması, her şeyinin, yaşamının, özgürlüğünün, servetinin, ailenin sana geri verilmesi için onun, bir kağıt parçasının altına kendi adının yedi harfini bu kalemle yazması yeterli olacaktır, ya da yeter ki onun saltanat arabası, senin at arabanla karşılaşsın!"
Sayfa 133 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Zafer Arabası
Sultan olmak dilersen, tacı, sorgucu unut! Zafer araban senin, gıcırtılı bir tabut!
Sayfa 144Kitabı okudu
Yasa koyuculuğundan dolayı Süleyman-ı Kanuni/Kanuni Sultan Süleyman olarak ünlenmiş, Divriği Ulucamii minare kitabesinde "Süleyman Şah bin Selim Şah" künyesiyle anılmıştır. Büyük bir divan oluşturan şiirlerinde Muhibbî mahlasını kullanan bu padişahı Batılılar, Magnificent Magnifique-Der Prachtige (Muhteşem) ve Grand Turc (Büyük Türk)
Sayfa 142 - 10- Kanuni Sultan (I.) SüleymanKitabı okudu
Resim