Sadece niyet edin… Ve yolunuza devam edin… Kader niyete aşıktır. Çektiğin zahmet bir gün rahmet olur… 'Şems'i Tebriz'
Sabırlı Salih (Hikâye) Sokaklarda bir çığlık yükseliyordu yağan yağmura galebe çalarcasına, mahalle aralarında sert sert bağıran bir ses vardı. -Salih Salih yapma! Diyordu bir kişi, -Ne olur Salih at elinde ki bıçağı! -Öldüreceğim hepinizi abi başta seni öldüreceğim hepinizden nefret ediyorum! -Ne oldu niye toplandınız yine Salih’in hasta sinir
Reklam
284 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 99 days
Hem mü'mine der: "İhtiyarın cüz'î ise; kendi mâlikinin irâde-i külliyesine işini bırak. İktidarın küçük ise, Kadîr-i Mutlak'ın kudretine itimad et. Hayatın az ise, hayât-ı bâkiyeyi düşün. Ömrün kısa ise; ebedî bir ömrün var, merak etme. Fikrin sönük ise; Kur'ân'ın güneşi altına gir, îmanın nuruyla bak ki; yıldız
Ayetül Kübra
Ayetül KübraBediüzzaman Said Nursî · Altınbaşak Neşriyat · 2009596 okunma
Kalbi kırık şarkılar
Dedim ki iki gözüm hasretin zor geliyor Sabret diyorum ama sabretmek de mesele Zamanın canı gitti kalmadı bende mecal Söyledim de ne oldu ne kaldı sanki bana Bir acı sözden başka simsiyah hicran bana. Șimdi telaşlı değil derin ve suskun zaman Yakama yapışıyor geliyor hiç korkmadan Gökyüzünün altında yıldızların şavkından Ne kalacak ki artık bunca kederden başka Kalbi kırık şarkılar neler nelerden başka. Dedim ki iki gözüm zahmet vakti bitmez mi? Bunun sonu gelmez mi vuslata hiç ermez mi? Kahırdan başka nedir gelip buluyor beni Sessiz bir yağmur gibi yağıyor yüreğime Çileyse benim çilem ben çekerim kime ne. Ne dedimse olmadı solgun yapraklar düştü Viran olan gönülden kırık nağmeler düştü Kalbi kırık şarkılar bensiz sokağa düştü. Ezanların içinden bir güzel rahmet düştü Dağıldı bu âleme payıma hasret düştü.
Zahmet bulutunun ardındadır, rahmet damlaları...
Zahmete talip değiliz. Bir kitabın sayfalarında boğuşmaya talip değiliz, doğru bildiğimiz yolda yalnız da olsak yürümenin çilesine talip değiliz, alın terinin mukaddes ve helal yolunda yürümek bize ağır geliyor.
Sayfa 36
Zaman hem dost hem de düşmandı. Hem mazlum hem zalim. Aktıkça köpüren bir nehir, durdukça kuduran bir şehir... Özlem ve sevdanın tuzağı. Iyi ile kötünün, iyilik ile kötülüğün yolunu ayıran bir despot. Bazen rahmett zahmet, bazen zahmette rahmet... Hayırda şer, şerde hayır... Bütün bunlar zamanın kalple alâkalı olduğunu da gösteriyordu; mutluluk ile çoğalıyor, keder ile yitip gidiyordu. Bir çizgiydi sanki, sonu yok bir çizgi, başı olmadığı gibi. Ne bir tezgahta dokunuyor, ne bir rengi var. Allah, insanlara birer parçasını bölüştürüvermiş. Kalbin atışıyla birlikte başlayıp kalbin susmasıyla sona eren bir vehim. Ama aynı zamanda Eflatun'un mağarasındaki gölgeye kimliğini veren cevher...
Sayfa 226Kitabı okudu
Reklam
Zaman...
...Hatıralar veya hayaller... Zaman hem dost, hem düşmandı. Hem mazlum, hem zalim. Aktıkça köpüren bir nehir, durdukça kuduran bir şehir... özlem ve sevdanın tuzağı. İyi ile kötünün, iyilik ile kötülüğün yolunu ayıran bir despot. Bazen rahmette zahmet, bazen zahmette rahmet... Hayırda şer, şerde hayır... Bütün bunlar zamanın kalple alakalı olduğunu da gösteriyordu; mutluluk ile çoğalıyor, keder ile yitip gidiyordu. Bir çizgiydi sanki, sonu yok bir çizgi, başı olmadığı gibi. Ne bir tezgâhta dokunuyor, ne bir rengi var. Allah, insanlara birer parçasını bölüştürüvermiş. Kalbin atışıyla birlikte başlayıp kalbin susmasıyla sona eren bir vehim...
ÇARESİZ DEĞİLSİN Bazen çaresizlik vurur kararır yüzün İçine çöktükçe çöker hüzün Boğazına düğümlenir hıçkırıklar
Arapçada rahmet ile zahmet arasında sadece bir nokta farkı vardır. Zahmetteki nokta kadar direnç ve sabır gösteren kimse,rahmetteki lütufa nail olur.
“Evlat penceresinden anne ve baba ile olan münasebet, onlara karşı gösterilmesi gereken tavır şöyle olmalıdır: 1. Nikmet (bela) değil, nimet bil! 2. Zahmet değil, rahmet bil! 3. Zarar değil, hazine bil! 4. Dert değil, derman bil! 5. Yük değil, burak bil!”
Sayfa 163 - Siyer Yayınları
Reklam
Kader niyete âşıktır, çektiğin zahmet bir gün rahmet olur. Bu yüzden zor zamanlarında da sabret Eğer bir niyetin ve yeterince sabrın varsa yol sana zaten açılacaktır.
Sayfa 114Kitabı okudu
210 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 hours
Hayati Hoca'yı okumaya serinin dördüncü kitabıyla başlamıştım ve kitabın derleme olduğunu, yazarın yaptığı tek şeyin açıklama olduğunu görünce biraz beklentim boşa gitmiş gibi hissetmiştim. Fakat bu ilk kitabıyla kafamdaki o evvelden oluşan yargı değişti. Hayati hoca divan edebiyatının nam salmış şairlerinin şiirlerini şerh ederken aynı zamanda kendi fikirlerini, hikayeleri, tavsiyelerini de eksik etmemişti ki Hayati Hoca'nın kitabı demek için sadece iktibas ve şerh olmaması gerekirdi zaten. Zahmet olmadan rahmet olmaz sözüyle de şiirleri çözmeye çalışmak da ayrı bir keyifti, çünkü hoca ilk önce divan edebiyatında biteviye kullanılan kelimelerin anlamlarını vermiş sonra açıklama yapmıştı. İşte bu kelimelerin anlamını kavradıktan sonra şiiri çözmeye çalışmak tıpkı bir oyuna benziyordu. Zaten Hayati Hoca bir konferansında divan edebiyatını sevmesini bilhassa sebebi olarak bunu dile getirmişti. Okurken aynı keyfi alır mısınız bilmem ama şiirle uğraşmak dilinizi sağlamlaştırır veya gönlünüzü kavileştirir. Diyeceğim o ki mutlaka kendinize bir pay alacaksınız. Naçizane bir de uyarım olacak; Hayati Hoca'nın sadece açıklamak ile yetindiği şiirleri onunmuş gibi sunan sayfalara, insanlara dikkat edelim. Geçenlerde Fenni'nin şiirini Hayati Hoca söylemiş gibi sunanları gördüm, aman dikkat edelim. Sözü söz sahibine iade edelim. Bunu da çok okuyarak yapabiliriz. Kitapla kalın dostlar
Can Veren Pervaneler
Can Veren PervanelerHayati İnanç · Babıali Kültür Yayıncılığı · 20213,196 okunma
1,000 öğeden 761 ile 770 arasındakiler gösteriliyor.