Zalimler de asla şeref bulunmaz .İsterse alınlarında ay parlasın!
Şuara, 227
Rabbin onların yaptıklarından asla habersiz değildir. “ Zalimler, nasıl bir inkılâba uğrayıp devrileceklerini pek yakında bileceklerdir.”
Reklam
Ölüm döşeğindekilerin affedilmeleri gerektiğinden emin değilim. Her insan ömrü sona ererken sayacı sıfırlamak; bazılarının zulmünü ve acgözlülüğünü, bazılarının da merhamet ve fedakârligini sahte bir sofulukla kâr ve zarar hanelerine kaydedip geçmek fazla basit bir çözüm olurdu. Katiller ve kurbanlar, zalimler ve mazlumlar ölüm gelip çattıgında eşit ölçüde masum sayılacaklar, öyle mi?
Sayfa 17
CİNAYET, CİNAYET!!!
Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda ... Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz.
Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz.
Akbabaların ölüleri yediği kulenin adı: "Sessizlik Kulesi." Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda ... Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz. Saklanıp bir şeylerin arkasına, dilsiz rahipler gibi bakıyo­ruz ölülerimize.
Reklam
Akbabaların ölüleri yediği kulenin adı: "Sessizlik Kulesi". Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda...Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz. Saklanıp bir şeylerin arkasına, dilsiz rahipler gibi bakıyoruz ölülerimize.
''Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda... Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz.''
Sayfa 20 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
"İnsanlara merhamet eden beyler de vardı,adını bile anmaya değmeyecek köpek gibi zalimler de. Ancak hepsinden kötüsü köylülükten gelip de patron kesilen, pislikten çıkıp da prensliğe soyunanlardı! En çok böyleleri yüzünden kararırdı insanların yaşamı!"
Akbabaların ölüleri yediği kulenin adı: "Sessizlik Kulesi. " Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda... Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz. Saklanıp bir şeylerin arkasına, dilsiz rahipler gibi bakıyoruz ölülerimize.
Reklam
- Bu adam insanların mutlu olmasını istemiyor. Bu adam zalim, bu adam kötü. Hepsinden beteri tilki gibi kurnaz ve akıllı. Zehir gibi bir aklı var. İşte bu yüzden hayalini kurduğu bütün kötülükleri yapabilir bu vatana. Sadece kendi iktidarı için, kendi kusurlarını ve ayıplarını kapatmak için millete kan kusturur o! - Sus. Kulağına giderse başını vurdurur. Çünkü zalimler hep öyle yapar. Kendisi hakkında kötü söz duymak istemezler. Anlayışları yoktur. Dinlemesini bilmezler. Hoşgörülü değillerdir. - Allah bile kendisine sövüp sayanları tepemizde durmuş dinliyor da sen kimsin diye sorarlar adama?
Sayfa 240 - İletişim Yayınları
İçinde yaşadığımız coğrafya daha iyi anlatılamazdi belki de...
Akbabaların ölüleri yediği kulenin adı: "Sessizlik Kulesi." Türkiye'yi koca bir "Sessizlik Kulesi" yaptık en sonunda... Ölülerimizi zalimler yesin diye inşa ettiğimiz bir kule artık ülkemiz. Saklanıp bir şeylerin arkasına, dilsiz rahipler gibi bakıyoruz ölülerimize...
Sayfa 20 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Tarihe geçen direnci ile tevhid'in simgesi olan bilal-i Habeşi, "ehad! Allah tektir!" Esmasını canı pahasına haykırdı. Rabbine eş koşanların putlarını elinin tahsil edip müşriklerin dengesini altüst ettiği. Zalimler işkence yaptıkça o haykırdı. Dilinden dökülen "ehad" nidası göklerde yankılanarak bayraklaştı. Mana sancağına dönüşüp Mekke burçlarını dikildi. Çağları aşarak günümüze ve geleceği ışık tuttu. Bu direnişle, şirk karşısında iman mücadelesinin Galip gelmesinin ilanı ve sembolü olduğu.
En büyük zalimler, kafası kesilmemiş mazlumlar arasından çıkar
Ey Müslümanlar, bu hitabım sizedir! Gardiyanlar ve zalimler uyanmadan ve durumu fark etmeden önce siz uyanın! Değerli mucahid kardeşim, kıymetli mucahide kardeşim, uyanın artık! Müslümanlara zulmettikleri yetmez mi! Ne zaman İslam'ın sizin yardımınıza ihtiyacı olduğunu anlayacaksınız! Artık hepimizin, ölüm uykusundan uyanmamız ve çok ciddi bir şekilde mücadeleye koyulmamız gerekiyor. Allah'ın bize yüklediği cihad görevini hakkıyla yerine getirmemiz için bunu yapmamız gerekiyor. Gardiyanlar uyanmadan ve durumu fark etmeden önce harekete geçmemiz gerekiyor. Allah'ın, haklarında 'maymun ve domuz' sıfatlarını kullandığı ve duygularını kaybetmiş bu insanların, bize daha fazla zulmetmemesi için Müslümanların uyanması ve kararlı bir şekilde İslam davasına hizmete koşması gerekir. Hepimizin bu davanın bir yerinden tutması îcap ediyor. Yazı yazabilen yazsın, gazeteci olan haberlerimizi paylaşsın, hiçbir imkânı olmayan kardeşlerim en azından dua etsin; ama herkes bir şey yapsın. Yazılarımızla kâğıtları diriltmek ve kalemleri tüketmek için, bunu yapmamız gerekiyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.