Sıradan kötülük tırmanıyor.Bu ülkede görmeye alışık olmadığımız oranda şiddet ve kötülük görüyoruz.Vandallık, barbarlık ve zalimlik merhametin topraklarını talan ediyor.Artık kendi hikayelerimiz emzirmiyor bizi, Hollywood hayal endüstrisi beyin hücrelerimizi işgal ediyor.İnsan tabiatının özde merhametle dokunduğunu söyleyen Doğu öğretilerinin aksine, Batı geleneği, insan tabiatının özünde zalim olduğuna inanır.İnsan, bu görüşe göre, kötü mizaçlı bir varlıktır.Batının binlerce yıllık tarihi; kitle halinde çarmıha germeler, işkence odalarının icadı, dünya savaşları, soykırım, etnik temizlik gibi günahlarla tıka basa dolu.Tamahkarlık, köle ticaretini yeşertmiş ve yerli halkların boyun eğdirilip acımasızca sömürülmesine yol açmıştır.Eğlenceler, zalimlik karşısında büyülenmişliğin izlerini taşır, gladyatör oyunlarından Hollywood'un modern fantezilerine dek zalimlik, imgelemi zapt eder. O halde ne yapmalı?
Sayfa 59
"Zalimlik bir kişilik özelliği değildi. Zalimlik bir alışkanlıktı."
Reklam
Bunlar bitti artık ve bulduk birbirimizi. Sahi nasıl oldu bu yahu? Ah, çok zalimlik ettin, çok...Demek seni o kadar üzmüş, kırmışım ki buna mecbur oldun...
212 syf.
·
Puan vermedi
·
20 saatte okudu
Kitabı okurken düşünüyorum hep acaba Sabahattin Ali'nin eserleri mi daha dram yoğun yoksa bu okuduğum eser mi? Evvelkinin Yusufu daima namussuz bir kaymakam, komşu, arkadaş gadrine uğrarken, Beyhude Ömrümde zalımlık zamanın ruhundaydı. Acaba hangisi daha zalimdi? İç burkuntusu.
Beyhude Ömrüm
Beyhude ÖmrümMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20198,4bin okunma
Adam, kadıncağızı kapatıp gitmişti besbelli. Kadın bir kabahat işlemişti belki. Belki de acıyor, o yüzden bırakmıyor ama yanında da istemiyordu kusurlu gördüğü karısını adam. Düpedüz sadistin teki miydi yoksa? Öyle olmasa kadını en ücrada, adalıların bile unuttuğu yerdeki o eve tek başına koyup gider miydi? Ne büyük zalimlik, diye düşündü Ali. O, Banu’yu asla bırakmazdı böyle. Banu çıldırsa da, bağırsa da hep en yakınında olacak, onu hiç yalnız bırakmayacaktı. Söz verdi kendine.
Her gün bir kez bu kitabın başına geçtim. Her gün bir kez dışarı çıktım kırık bir bulutla yürüdüm, her gün bir insana bakıp, yüzümü yere eğdim. Her gün bir gazeteye boş gözlerle baktım. Her gün birileri konuştu, onları dinliyor gibi yaptım. Her gün bir kez "neredeyim" diye sordum kendime... Her gün bir kuzey kışı indi içime. Her gün
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.