Mado işçilerin arasında yürüyordu. İtalya alanına gelince geçmişi anımsadı: Atlıkarınca, hüzünlü hüzünlü iç çeken eski bir laterna ve elini sıkan Sergey'in eli... Nasıl koruyabilmişti bu heyecanı bunca zaman? Bugün bile duyuyordu elinde Sergey'in elinin sıcaklığını.
Sayfa 489Kitabı okudu
“Yaşamı boyunca böyle bir aşkı sadece bir kere yaşayabileceğinin bilincindeydi. Ömrü boyunca sakin ve rahat bir hayat yerine, belli bir zaman dilimi içerisinde onunla yaşamayı tercih etmek zorunda kalsaydı onunla yaşamayı seçerdi. Zaman mevhumu yoktu; çünkü öyle anlar vardı ki bütün ömrümüz bu anlar demekti.”
Sayfa 200Kitabı okudu
Reklam
528 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 8 days
'Söylenecek bir şey kalmamıştı. Kollarını ona dolayan kızın hayatının her evresini gözünün önüne getirebiliyordu; beş yaşında daha sarışın, on bir yaşında hızla boy atıyor, on üç yaşında elleri erkeksi. Mehtap, çekik gözlerinde yansıyarak yuvarlanıyordu gökyüzünde. Kız onun teninin kokusunu içine çekti ve "Seni seviyorum" dedi. Genç adam onu o kadar usulca öptü ki kız bunu hayal ettiğini sandı; gözlerine bakmak için biraz geri çekildi. Ve silah patladı...' Emily'nin bir silahla vurulup hayatını kaybetmesiyle başlıyor kitap... Olay bir atlıkarınca üzerinde geçiyor. Olay sırasında Emily'nin yanında tek bir kişi var, o da Chris. Yan yana evlerde, doğdukları andan itibaren bir arada büyüdüğü, büyüdükçe masum duygularının aşka dönüştüğü Chris... Hayatta bir tek ona aşk duymuş olan Chris... Emily'in ölümü ile tutuklanan ve yargı süresince yaşadığı şok nedeniyle çok yıpratıcı olmasına rağmen Chris'in o gece yaşananları hatırlama çabasına, geride bıraktıkları ailelerinin dostluklarının paramparça oluşuna tanık oluyoruz. Bir solukta okunan romanda son sayfaya kadar cinayet mi yoksa intihar mı ikilemi yaşatan Jodi Picoult her zaman olduğu gibi konuyu herkesin ağzından, kendi bakış açılarıyla aktarmakta çok başarılı. Romanlarında aile ilişkilerini daima ön planda tutan Picoult, bu defa da "çocuğunuzu ne kadar tanıyorsunuz" sorusunu gündeme getiriyor.
Anlaşma
AnlaşmaJodi Picoult · April Yayıncılık · 2012252 okunma
Zaman bir atlıkarınca,hiçbir yere varmadan dönüp duran.
Geçiyordum uğradım boynuz boruların uğultusundaki bulanık zamanlara belki bir gömüde birkaç eski eşyanın ışıltısı vurur şimdiye, merdiven altında unutulmuş bir zaman ya da eski yüzümle karşılaşmak girişteki aynada dinmiş uzaktaki nehrin gürültüsü ağaçlar yer değiştirmiş çekmiş, küçülmüş onca hayal oyun ve atlıkarınca sığdırdığım kurak peyzaj Doğduğum ev artık yavrusunu tanımayan bir hayvan gibi bakıyor uzaklara
382 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 28 days
Müthiş bir eseri okumanın, anlamanın farkındalığını yaşamak kadar güzel bir şey yok bence. Kitapla ve yazarıyla ilgili değinmek istediğim onlarca nokta varken mecburen kısa kısa gideceğim çünkü ne kadar anlatmaya çalışsam da tamamlayamam. Ben anlatmaya başlamadan önce kesinlikle okunması gereken bir eser olduğunu, şiddetle tavsiye ettiğimi şuraya
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202342.2k okunma
Reklam
Geri14
49 öğeden 41 ile 49 arasındakiler gösteriliyor.