Penisini Stolasın deliğinden içeri iterek sertçe git gel yapmaya başlayan Blitzø altında inleyen Stolasın ona 'dur, yavaşla aghh Blitzy çok sert...' demesine aldırış etmeden içine sertçe girmeye devam etmiş aldığı zevkle Stolasın içine başalırken Stolasın bundan zevk alıp almadığını umursamadan kendisini yan tarafa bırakarak sigarasını
Birçok değerimizi kendi ellerimizle tahrip ettik.
SÖ: ...Dolayısıyla ben son akademik iki yılda şunu görmeye, hissetmeye başladım. Biz kendimize ait bir bilim, felsefs, estetik dili kurmak mecburiyetindeyiz. Farklıyız, farklı bir tarihi tecrübeden geliyoruz. Avrupa'nın yaşadığı Rönesans'ı yaşamadık, yasamamız da gerekmiyor. Orada başka bir resim var, onun temelinde de ön kabuller var, bizim bunun dışında bir düşünce dünyası kurmaya ve hayatımızı da o esaslar üzerinden tatbik etmeye ihtiyacımız var. KS: Bir nefis muhasebesine ihtiyacımız var çünkü birçok değerimizi kendi ellerimizle tahrip ettik. SÖ: Hiç o mevzuyu açmayalım. Nadanın bize cazip gelen tarafları var. Konfor diyor, varlık diyor, varlığı madde üzerinden ifade ediyoruz. Bütün değerler dünyasını ters çevirmiş vaziyetteyiz. Ben her zaman ümitvar oldum. İnşallah bu hesaplaşma duracak bir yerde. Aksi halde buradaki İslami birikim sadece bir ceset olarak kalır, ruhu kaybolur. O tercih moderniteyi görünür hale getiriyor. Maddi unsur gerek eylemle gerek nesneyle gelir ama arkasındaki o bilinçli tercihini, yani ruhunu da beraberinde getirir. Siz önce maddeyle tanışırsınız, o madde üzerinden o ruh size intikal eder. Bunun en basit örneği otomobil markalarıdır; iyi marka bir otomobile bindiğinizde bu düzen içinde iyi bir insan olduğunuzu sanıyorsunuz ve ipler tam orada kopuyor.
Sayfa 95 - Turkuaz Haberleşme ve YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Kendini Sev
Gerek kendi hayatıma, gerekse başkalarının hayatlarına baktığımda gördüğüm bir şey var; bizler, kendimiz için her zaman iyi şeyler düşünmüyor, kendimizi tamamıyla sevmiyoruz. Kendimizi sevmememiz, dileklerimizi bizden uzak tutuyor. Kendimizi sevmediğimizde, bize gelecek şeyleri iterek kendimizden uzaklaştırıyoruz. İstediğimiz şey ne olursa olsun, sevgiyle beslenir. Bütün o, gençlik, para, mükemmel insan, iş, güzel bir beden, sağlık gibi şeyleri almak demek, sevgiyi duyumsamak demektir. Sevdiğimiz şeyleri kendimize çekmek için sevgi yaymalıyız; bunu yaptığımızda, dileklerimiz hemen yerine gelecektir. Buradaki güçlük, sevgiye dair en yüksek frekansı yaymak, kendinizi sevmek ve bunu yapmak bazıları için zor oluyor. Kendinize dışarıdan bakar ve gördüklerinize odaklanırsanız, kendinizi yanıltırsınız, çünkü kendinize dair görüp hissettikleriniz, eskiden düşünmüş olduklarınızın sonucudur. Kendinizi sevmiyorsanız, gördüğünüz insan sizin kendinizde bulduğunuz hatalarla dolu gibi görünüyor olabilir. Kendinizi tamamıyla sevmek için. Kendinize dair yeni bir boyuta, içinizdeki varlığa odaklanmaksınız. Bir dakika durup sessizce oturun ve Kendi içinizdeki yaşamın varlığını hissetmeye odaklanın. Siz içinizdeki varoluşa odaklandıkça, o da Size kendisini gösterecektir. Bu, katıksız sevgiyi, çok büyük bir mutluluğu ve o varoluşa şükretmeyi duyumsamaktır. Büyük olasılıkla hayatınızda ilk kez kendinizi böylesine kusursuz bir sevgiyle seveceksiniz.
Sayfa 179
Din-siyaset dengesi
Müslüman siyasal zihninin oluşum sürecini incelemek, bugün sahip olduğumuz siyasi bilinçaltımızı çözümlememizi kolaylaştıracaktır. Müslüman siyasal kültürünün oluşmasında Hz. Peygamber'in vefatının ardından gerçekleşen ve "Beni Saïde hadisesi" olarak tarihe geçen ilk halife seçiminin özel bir yeri vardır. Hz. Peygamber zamanında DİNİN GÜDÜMÜNDE olan SİYASET, Beni Sa'ide'den sonra DİNE EGEMEN OLMUŞTUR. Bu gerçeği Müslümanların büyük çoğunluğu henüz kavrayamamış ve Müslüman geleneği 'entelektüel' anlamda dindar aydınını yetiştirememiştir. Daha doğrusu Müslüman geçmişimiz, Hz. Peygamber'den sonra DİN, SİYASET ve İLİM alanları arasında DENGE KURMA İŞİNİ başaramamıştır. Başka bir deyişle Müslümanlar, Peygambersiz hayata uyum sağlayamamıştır. Bugün de Müslüman dünyanın en büyük sorunu siyasi alan ile ilgilidir. Ufukta söz konusu dengeyi kurma noktasında bir ışık da görünmemektedir. Geleneksel Müslüman zihni, dinin doğruları ile siyasetin doğruları ve gereklerinin çoğu zaman çatıştığının farkında bile olmadığından siyaset yoluyla dine hizmet edilebileceğini sanmaktadır. Bugün içinde bulunduğumuz durumdan memnunsak, geleneğimizi sorgulamaya gerek yoktur. (Önsöz'den)
OTTO Yayınları
·
Puan vermedi
Ağaçlar Ağaçlardan Olur Biz Uzaklardan
’Benim hayranlığımdan inlerdi şehir/Ben atlara ve uzaklara hayrandım.’ Kitaplar ambalajlarından belli olur. Kapak tasarımı 51 yaşındaki Mario Dilitz’e (Büyük Balık) ait. Bir çocuk elinde acı çektiğini hissetmediği ölü bir balık taşıyarak barbarlığı temsil ediyor olsa gerek. Daha iyi bir üsluba sahip isimler okudum edebiyatımızda. Ali Hoca olsaydı
Barbarın Kahkahası
Barbarın KahkahasıSema Kaygusuz · Metis Yayınları · 20201,819 okunma
416 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
"Biz tekrar edenler kendimize özgü bir ritimle kaybolmaya, farklı yollara sapmaya hazır ilerleriz. Korkmadan. Korkuya kapilmaktan korkmadan." . #alejandrozambra kaleminden #sililisair #terskarga #orkungalolar #Mart ayı #kitaptavsiyesi idi. #notoskitap ile ilk tanışmam da bu #kitap vesilesiyle oldu. Kitabı okuyup bitirince de bir süre #şiir okumak istedim sadece zira şiir ruhun ahenkli tınısıdır. Coşar, coşturur. Gençlik aşklarını, sevgiyi, arzuyu, tutkuyu, ayrılığı, yıllar sonra gerçekleşen karşılaşmaları ve kan bağı olmadan da sahiplenip benimsemeyi anlatan satırlar beni etkiledi. "Babalık" kavramını da düşündüm uzun uzun. Şiirin ve şairin doğumuna eşlik etmek gibiydi bu kitabı okumak. Ülkelerin içerisinde bulunduğu #siyasi ve #sosyolojik ahvâli de şiir yoluyla ifade eden Zambra , bana satırlar arasından daha çok Bolaňo okumamı salık verdi diye düşündüm kitabın kapağını kapatırken. Yer yer muzip bulduğum satırlar Latin Amerikalı yazarların duygularını ifade ederken edebiyata nasıl sarıldığını da idrak ettirdi diyebilirim. . "... aşkta geri çevrilmenin incitici dili ne de olsa evrenseldir. " "Sen sevmiyorsun diye başka kimsenin de sevmediğini sanıyorsun herhalde." "Yalan söylemiyorum. İleride hiç geri dönme şansın yok, durmak için zaman da olmayacak. Tekrarın olmadığı bir dünyada büyüdüm ben. Sense aynı sınıfı tekrar edebilirsin. Ödül sayılır bu. Hatta kutlamamız gerek." #salihanilufer çevirisiyle
Şilili Şair
Şilili ŞairAlejandro Zambra · Notos Kitap · 202336 okunma
Reklam
böyle şeyler yok olayları, kişileri manalandıran biziz. nasıl bakarsak öyle görürüz... "alelade bir olaydı" deyip, geçmek en iyisi nasıl olsa zaman bir şekilde neyin ve kimin ne olduğunu mutlaka gösteriyor yorulmaya gerek yok
ѕєууαℓє

ѕєууαℓє

@benianlaamadelisanma
·
03 Mart 23:10
hayatta bazı şeyler var ne kendine açıklayabilirsin ne de başkasına anlatabilirsin kendine açıklayamayacak kadar garip başkasına anlatamayacak kadar tılsımlı gibi dillendirdikçe büyüsünün bozulmasından korkar gibi
Bunu duymak istemediğini biliyorum ama bazen ölümcül darbeyi ne zaman indireceğini bilmen gerek.
İnsana bir sıkıntı dokunduğu zaman, gerek gel yatarken gerek otururken gerek ayakta iken (her halinde) bize yalvarır. Fakat kendisinden sıkıntısını açıp kaldırıverince, sanki kendisine dokunan o sıkıntı için bize dua etmemiş gibi (şükür ve itaati bırakıp) gider (yine günahlara dalar). İşte ölçüsüz davranan (ve haddi aşan) lara yapmakta oldukları şeyler, böyle süslü (cazip) gelmiştir.
Sayfa 208 - Server YayınlarıKitabı okuyor
Birkaç değerlendirme/Yorumlarınızı bekliyorum
Nûr-61/ Âmâ, topal ve hasta gibi özürlülerin, evlerinizde yemek yemelerinde bir sakınca yoktur. Sizin de eş ve çocuklarınızın evlerinden, babalarınızın evlerinden, annelerinizin evlerinden, erkek kardeşlerinizin evlerinden, kız kardeşlerinizin evlerinden, amcalarınızın evlerinden, halalarınızın evlerinden, dayılarınızın evlerinden, teyzelerinizin
Reklam
Bazı kişiler, bunu her zaman hak etmeseler de, tanrıların gerçekten de sevgili kullarıdır. Bir çaba harcamalarına, plan kurmalarına gerek kalmadan istedikleri şeyler kendiliğinden gelir, onları bulur.
Şimdiye dek "insan" tipinin her yükseltilişi aristokratik bir toplumun eseriydi – her zaman da öyle olacaktır: insanlar arasında uzun bir hiyerarşi ve değer farklılıkları merdivenine inanan ve herhangi bir anlamda köleliğe gerek duyan bir toplumun.
Sayfa 197 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
687 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Suç ve Ceza Üzerine
Dostoyevski’nin birçok kitabını okumuş ve onun dil ve anlatımına hayran biri olarak bu kitapta beni tek bir şey zorladı ve haftalarca ara vermem gerektiği oldu: Gerçekçi ruhsal portreler ve zaman zaman kendimi “suçlu”nun yerine koyacak kadar içime işlemesi. Buradaki suçlu elbette Raskolnikov, bunu hatırlatmakta fayda var çünkü kitap boyunca gerek
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022157,6bin okunma
·
Puan vermedi
Yalan Çağı Öyküleri/ Gözen Esmer Öyküler… Hele de toplumsal yaralara dokunursa benim için çok daha kıymetli oluyor. Elini taşın altına koyma, herkesin görüp de sustuklarını dile getirme bir aydın sorumluluğu her şeyden önce. Öyküleriyle bu seçki ile tanıştığım Gözen Esmer kimi zaman bir ses kayıt cihazıyla, kimi zaman bir Albay’ın dilinden, kimi zaman da rakamların tüccarlığı üzerinden toplumsal sorunları gün yüze çıkarmış. Şiirsel bir üslubun hakim olduğu seçki, öyküler arasına serpiştirilen şiirlerle de zenginleştirilmiş ki bu detay da kitaba ayrı bir renk olmuş. Öykü seven dostların #yalançağıöyküleri ile tanışmasını isterim. #alıntılarım “İnsan iki türlüdür Albay: Öğütülenler ve öğütenler…Değirmenci yalnızca bir istisna.” Sanki postmodern zamanlarda yaşayan bir Şehrazat’ım. “Niye anlatır insan? Niye öyküler, şiirler yazılıyor?” diye düşünürdüm eskiden. “Bu kadar zahmete girmeye ne gerek var?” diye. Şimdi anlıyorum. “Ölmemek için.” “Şimdi karşı koymazsan, yarın karşı koyabileceğin, uğruna savaşabileceğin hiçbir şey olmayacak!” “Düş kuran insan sorgular. Sorgulayan insan özgürleşir. Özgürleşen insan bir çuval inciri berbat eder. Hayır, buna izin veremeyiz.” Mutlu bir gün olsun @metinlerarasikitap @birdahaoku #tavsiye #yalançağıöyküleri #metinlerarasıkitap #gözenesmer #birdahaoku
Yalan Çağı Öyküleri
Yalan Çağı ÖyküleriGözen Esmer · Metinlerarası Kitap · 20245 okunma
Sonun, başın, ortanın birbirine karıştığını, anlamını yitirdiğini, tersinmez zamanın boyunduruğundan kurtulduğunuzu duyduğunuz bir gün gelir. Yaşlanmışsınızdır, yaşamınız artık sizin malınızdır. Malınızı istediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Yeterince güçlü, yerini bulan bir fiskenin -ister içinizden gelsin ister dışarıdan, sizi nasıl
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.