MAHOMET (MUHAMMED (sav)) Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu Metindi; kimseyi kınamıyor, incitmiyordu Yolda gördüğü kimselerle selâmlaşıyordu
La Légende des Siècles (Yüzyılların Efsanesi)
Victor Hugo'nun Peygamberimiz (s.a.v) e yazdığı şiir
HZ.MUHAMMED Vazifesinin yakın olduğu içine doğmuştu Metindi, kimseyi kınamıyor, incitmiyordu Yolda gördüğü kimselerle selamlaşıyordu Her gün sanki biraz daha yaşlanıyordu Oysa sadece yirmi ak vardı siyah sakalında Durup su içen develeri izliyordu arada sırada Böylece, deve güttüğü zamanları hatırlıyordu. Sanki Cenneti görmüş, İlahi Aşkı
Reklam
Zamanın Kıymeti-Alıntılar 1. Aynı şekilde ilmi insanlar arasında yaymak da bir nimettir. 2. İlim nimeti de nimetlerin asıllarındandır ve çok büyük bir nimettir. İnsanlığın yükselmesi, hem dünya hem de ahi­ret saadeti buna bağlıdır. 3. Tercumanu'l-Kur'an olan Abdullah ibn Abbas (ra.) 4. Bir vakti boş geçirdiğinde onu tekrardan elde etmesinin artık
Otto YayınlarıKitabı okudu
_Rüyamda bir kelebek olduğumu mu gördüm, yoksa şu an insan olduğumu düşleyen bir kelebek miyim, bilmiyorum. Chuang Tzu _Mükemmel bir insanın zihni ayna gibidir. Hiçbir şeyi kavramaz ve hiçbir şeyi ummaz. Böylece mükemmel insan hayatın içinde hiçbir çaba harcamadan hareket eder. ****** _Kalpteki incelik sevgi yaratır; sözlerdeki incelik güven
Tevbe/74
O (münafık ola)nlar (:“Vallâhi! Medîne’ye dönersek, şerefliler alçakları oradan çıkaracak!” gibi laflar ederler, sonra da) Allah’a yemin ederler ki (o sözleri) söylememişler; oysa andolsun ki, gerçekten onlar (bu gibi) kâfirlik kelimesini söylemişler, İslâm’a girmelerin(i izhâr ettik)den sonra kâfir ol(duklarını ortaya koy)muşlar ve (Rasûlüllâh
“Ey Şems-i Tebrizi, kapıya gel hele...” Türbenin girişinde ince sakallı, aydınlık yüzlü genç bir adam karşıladı beni. Kibar bir tavırla ayakkabılarımı çıkartmamı, başımı örtmemi rica etti. Eğer başörtüm yoksa kendileri verebilirmiş. Boynumdaki duman rengi uzun fuları çözerken, “Var,” diyerek, teşekkür ettim. Başımı örttükten sonra,
Reklam
AŞK Ancak aşkın kadehinden hiç şarap yudumlamamış o kişi, nasıl bir insandır? Kaldırımları erkek ve kadın kalpleri, tavanları ise düşlerin gizli gölgeliği olan mabedin ışıklandırılmış altarı önünde saygılı bir şekilde hiç durmamış bir ruh, nasıl bir ruhtur? Şafağın yaprakları üzerine bir damla bile çiğ düşürmediği bir çiçek, nasıl bir
_Bazı insanlar kendi güneş sistemlerinde yaşarlar. Onları orada ziyaret etmek gerekir. _En derin denizlerde boğula boğula becerirsin tek bir nefesle yaşamayı. En yüksek uçurumlardan düşerken öğrenirsin uçmayı. En derin yaralarla başlar en derin gülücükler. _Sevdiğiniz insanları düşünüyorsunuz, ama daha derine inin, sonunda sevdiğinizin onlar
Ayaz, büyük fatih, Put Kıran Gazne Hükümdarı Mahmut’un ahbabı ve kuluydu... Bu kıssada kullanılan her kelimenin üzerinde dur. İslam putlara inanmaz ama bu Müslümanlar tarafından yanlış anlaşılmıştır. Putlara inanmamak başka bir şey, kalkıp başkalarının putlarını yok etmeye başlamak başka. Aslında birinin putunu kırmak demek, olumsuz yönde de
_Mustafa Kemal, bir Türk’tü; Türk olmaktan gurur duyuyor; “Türkiye Türklerindir” parolasıyla yaşıyordu. Ne Tanrı’dan, ne bir kişiden ne de kurumdan çekinmeyen, tam bir devrimciydi. Onun için resmi ya da kutsal olan hiçbir şey yoktu. Türkiye’yi Padişah’ın ehliyetsizliğinden ve despotizminden olduğu kadar, yabancıların pençelerinden kurtarmakla
51 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.