Hariciliğe Farklı Bir Bakış Prof. Dr. Mehmet Azimli
Hariciler, Hz. Ali döneminde ortaya çıkmış olup fikirlerini tam olarak ortaya koyamamış, kendini anlatamamış, sürekli olarak taşkınlıklarıyla gündeme gelen, bu sebeple marjinal olarak yaşamak zorunda kalan bir gruptur. Dindardırlar, Kur’an’ı her konuda öncelerler. Bunlarda samimi bedevi imanı vardır. Cömert ve sertlikleri ile
Na Alırsınız Cenneti
- "Dinsizin hakkından imansız gelir" sözü yanlış... diyordu. Şair arkadaşıma, - Neden? diye sordum. - Yanlış, dedi, yanlışlığı tecrübeyle sabit... Bu atalar sözünü şöyle düzeltmeli: "Dinsizin hakkından gelse gelse imanı çok kuvvetli olan gelir." Böyle konuşan şair arkadaşımın adını duymamışsınızdır. iyi, güzel şiir
Biz Adam Olmayız - Sizin Memlekette Eşek yok mu?Kitabı okuyacak
Reklam
“Tanrı öldü” Alman filozof Friedrich Nietzsche'nin yaygın olarak alıntısı yapılmış bir sözüdür. İlk kez 1882'de Şen Bilim`de (Almanca: Die fröhlinche Wissenschaft) 108. (Yeni Çabalar), 125. (Deli) ve üçüncü olarak 343. (Keyifliliğimizin Anlamı) kısımlarında ortaya çıkar. Ayrıca Nietzsche'nin 1883 yılındaki, deyişin yayılmasına en büyük katkıyı sağlamış olan eseri Böyle Buyurdu Zerdüşt`te de görülür. Düşünce, Deli`de şöyle ifade edilmiştir: "Tanrı öldü. Tanrıdan geriye bir ölü kaldı. Ve onu öldüren biziz. Hâlâ gölgesi beliriyor uzaklarda. Kendimizi nasıl avutacağız, biz katillerin katilleri? Neydi bıçaklarımızın altında ölümüne kan döken, dünyanın sahip olmuş olduğu bu en kutsal ve en kudretli şey; bu kanı kim silecek üzerimizden? Hangi su var bizi temizleyecek? Hangi teselli şölenlerini, hangi kutsal oyunları icat etmek zorunda kalacağız? Fazla büyük değil mi bize bu davanın yüceliği? Buna layık olmak için birer tanrıya dönüşmeli değil miyiz?" –Nietzsche, Şen Bilim, Kısım 125, İngilizce: Walter Kaufmann 8 Nisan 1966 tarihli Time dergisi, kapağında "Tanrı Öldü mü?" sorusunu sordu ve eşlik eden makalede de o zaman için Amerika'da yükselmekte olan ateizme değiniliyordu. O zamanlar Amerikan teolojisinde "tanrının ölümü" adında bir akım doğuyordu. Tanrının ölümü akımı kimi zaman teknik olarak, Yunanca theos (tanrı) ve thanatos (ölüm) sözcüklerinden türemiş olan "theothanatology" olarak adlandırılıyordu. . . .. İnançları objektif bir biçimde ele aldığımız aynı zamandada felsefe hesabımıza bekleriz.🙂 ( felsefe_w )
PARAM VAR AMA TÜKETMEYE HAKKIM YOK! Kırmızı süveteri delik deşik olmasına rağmen hala üzerinde; ayakkabısı da yamalı. sökük paltosunu, pantolonunu, yakalarını ters-yüz ettiği gömleklerini yıllardır kullanıyor. 10 yıldır hiçbir şey almamış üzerine. karaca markasının ve tema vakfı’nın kurucusu hayrettin karaca “param var ama tüketmeye hakkım yok”
" 'İngilizler aflarını isteyenlere versinler mösyö; affı zalimler değil, mazlumlar verir. Çanakkale'de dövüşürken ne asi ne esirdik. Namuslu bir millet gibi dövüştük, öldük, öldürdük. Ne zamandan beri ve hangi milletle savaşılır da mağlup olduğu zaman ona katil denilir?' (...) ' Siz bizden af isteyiniz. Dün mütareke yaptınız, dün silahlarımızı bize bıraktırdınız. Bugün memleketimize hırsızları katilleri gönderiyorsunuz ve katilleri, hırsızları tarihsel bir şerefi olan büyük donanmamız himaye etti. Yeşil İzmir'i kan ve alev içinde bıraktınız. Bakınız sokaklarına, üniformalı hırsızlar, katiller silahsız ahaliyi kurşunla, dipçikle öldürüyor. Her evden koltuğunda bir bohça, bir Yunan neferi çıkıyor. İhtiyarların başı taşla ezilmiş, siyahlı kadınlar sürekli bu vahşi sürüden kaçışıyor. Elleri bağlı masum kafileleri süngüleyerek, yüzlerine tükürerek, kan içinde sürükleyerek gemilerinizin önünden geçiriyorlar Haydutluğu alkışlamadığı için işte namuslu bir adamı parçalıyorlar, bir sürü Yunan askeri onu kendi kapının önünde bağırarak, söverek parçalıyorlar. Sırf eğlence için 5 yaşında bir çocuğa nişan alıyorlar. Zavallı yuvarlak küçük yaratık! Siyah gözlerinde yaşlar kurumadan kalbinden vuruldu, nişan o kadar iyi alındı ki, küçük dudaklarından 'anne' diye bir şikayet bile çıkmadı.' "
Katilleri yakalayarak, yasayı uygulayarak suçu, kötülüğü önleyebileceğine inanıyor. Bana gelince, suçu önlemek için suçluyu yakalamanın, adaleti sağlamak için yasayı uygulamanın hiçbir işe yaramadığını karşılaştığım yüzlerce olayda birebir yaşayarak öğrendim. Keşke öğrenmemiş olsaydım diyorum çoğu zaman, keşke yalan da olsa dünyada adalet diye bir şeyin var olduğuna inanabilseydim. Ama inanamıyorum. Çünkü insan denen bu tuhaf yaratığı kötülükten uzak tutacak ne bir güç var, ne de bir yasa.
Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
713 öğeden 461 ile 470 arasındakiler gösteriliyor.