Kierkegaard'ın hayatın kısalığı konusunda yaşadığı ağır deneyimler, yaşamı ölüme hazırlık olarak görmesine yol açmış, bu farkındalık ona zamanın kıymetine dair bir anlayış kazandırmıştı. On beş yıllık aktif edebiyat hayatı boyunca olağanüstü bir üretkenlik sergiledi, hatta 1843'te aynı günde üç kitabının basıldığı oldu. Bütün satırlarına aynı ısrarlı fısıltı musallat oluyordu: Her anın önemi var.