Zavallı zangoç sağır olduğunda, Claude Frollo ile aralarında gizemli ve yalnızca kendilerinin anladıkları bir işaret dili gelişmişti.Bu yüzden başdiyakoz , Quasimodo'nun nun iletişim sürdürdüğü tek insandı. Bu dünyada ilişki içinde olduğu iki şey vardı. Notre Dame ve Claude Frollo.
Sayfa 166Kitabı okudu
Balıkesir merkezinin en değerli kültür ve tarihi yapılarından biri olan cami ve külliye adını Fatih Sultan Mehmet’in veziri Zağnos Paşa’dan almaktadır.
Merkezi kubbe ile örtülü olan yapı, kentteki ve yakın çevresindeki en büyük camii olma özelliği taşımaktadır. İhtişamlı görüntüsü ve eski tarihi ile görülmeye değer ünlü bir yapı olan Zağnos Paşa Camii, Mustafa Kemal Atatürk’ün de hutbe okuduğu yer olmasıyla bilinir.
Kare planlı cami, Osmanlı dini yapılarına güzel bir örnek olarak gösterilmektedir. İmparatorluğun mimari tarzını yansıtan pek çok süsleme ve motif, iç ve dış duvarlarda görülebilen önemli detaylardır.
Avlusunda yer alan şadırvan ve türbe, yapıyı önemli kılan diğer unsurlardır. Camiyi gördükten sonra, külliyenin diğer önemli yapılardan olan ve aynı adı taşıyan hamam da ziyaret edilen diğer noktalardandır. İç mimarisi günümüz şartlarına göre dekorasyona tabii tutulmuş olsa da dış cephesi ve duvar bölümleri orijinalliğini korumaktadır.
-Bu zangoç Quasimodo! Notre Dame'ın kamburu Quasimodo! Tek gözlü Quasimodo! Eğri bacaklı Quasimodo!..
Sayfa 50Kitabı okudu
Aahhhh dis agrisi yok mu size guzel bir alinti ,
Sağlık memuru kerpeteni dolaba koyarken, “Sen istediğin kadar söv,” der. “Eline ne geçecek bilmem ki.
Cahil herif! Papaz okulunda yediğin kızılcık sopaları az geldi herhalde. Toprak ağası Aleksandr İvaniç Yegipetski,
yedi yıl Petersburg’da yaşamış; görgülü, bilgili bir adam.
Yalnız sırtındaki giysi yüz ruble eder. Ama o bile sövmedi bana. Sen kendini ne sanıyorsun? Korkma, hemen gebermezsin.” Zangoç, okunmuş ekmeği masanın üstünden alır,
eliyle yanağını tuta tuta evine yollanır.
Kuzma
Bütün bunlar boş... Bomboş.
Zangoç
Ne boş?
Kuzma
İşte bu nikah... Her gün birilerini evlendiriyoruz, vaftiz ediyoruz, gömüyoruz ve bunların hiçbir anlamı yok...
Zangoç
Peki sen ne olmasını istiyorsun?
Kuzma
Hiçbir şey, bunların hepsi boşuna. İlahi söylüyorlar, kutsal kitabı okuyorlar ama Tanrı bunların hiçbirini işitmiyor. Kırk yıldır buradayım Tanrı'nın duyduğunu hiç görmedim... Tanrı nerede bilmiyorum... Her şey boşuna...
Zangoç
Hımm...
(Çizmelerini giyer.)
Felsefe yapma, aklını kaçırırsın. (Çizmelerini gıcırdatarak yürür.)
Hoşça kal!
(Çıkar.)
Kuzma
(Kendi kendine.)
Öğlen soylu birinin cenazesi vardı, şimdi nikâh, yarın sabah vaftiz töreni. Hiç sonu gelmeyecek. Bunlar kimin için? Hiç kimse... Boş işte.
Sayfa 164Kitabı okudu
"Her ikisi de, birkaç saniye hareketsiz kaldılar. Biri onca güzelliği, diğeri onca çirkinliği sessizce izlediler. Her geçen an, Quasimodo'nun ne kadar da biçimsiz olduğunu keşfeden Esmeralda'nın bakışları eğri büğrü dizlerden kamburuna kamburundan tek gözüne yöneliyordu. Bu kadar beceriksizce yaratılmış bir varlık olabileceğine inanamıyorum. Yine de tüm bu kusurların üzerindeki hüznü ve inceliği fark edince
ona alışmaya başladı. Sessizliği ilk olarak zangoç bozdu..."