Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
BİR ŞEYLER EKSİK Ya sevgiye, ya da arzuya ,nesne olmak istiyoruz. ...arzuladığımıza ulaşmak, arzulandığımızda da ulaşılmak istemiyoruz. ''Sevmeyi becerecek kadar kendi benliğimizden feragat etmeyi bilmiyor, arzulamayı becerecek kadar da bilinmeyene ve tehlikeli olana yelken açmaya cesaret edemiyoruz.''
BİR ŞEYLER EKSİK ," Lacan aşk hakkında konuşurken "Aşk sahip olmadığınız (sizde olmayan) bir şeyi, onu sizden istemeyen birine vermektir/vermeye çalışmaktır, Acınası bir durum gibi görünüyor, değil mi? Ortada verilecek bir şey yok, ama zaten onu isteyen de yok. Ancak "aşk" gene de var. Çünkü o öteki her kimse, onun
Reklam
Sabahattin Ali hakkında diyor
Genç olduğu için bir takım arzular duyuyor, etrafında muvaffak olanları görüyordu. Fakat kendisinde, kendi tâbiri ile söyleyeyim, "kadınları cezbedecek hiçbir şövalye tarafı bulunmadığı için" hiçbir kadın onunla arkadaş olmak istemiyordu. Zavallı Sabahattin! Bundan o kadar üzgündü ki kadınlarla ebediyen anlaşamayacağına dair bir manzume bile yazıp Türk Ocağında okumuştu. Bu manzume "dudaklarım bir kadın dudağına değmedi" diye bitiyordu. Kadınlara karşı kendisini küçük görmekten olacak, yaşça kendisinden aşağı olanlara bile abla diye hitap eder, onlara hep ruhunun sonsuz, engin ızdırabını anlatırdı.
Zavallı Şövalye Don Kişot..
Bir zamanlar zavallı bir şövalye vardı, Sessiz ve sade, Somurtkan ve solgun, Cesur ve dürüst. Bir hayale kapılmış, Aklının almadığı, Hiç unutamadığı,
Büyük salonun kapıya yakın bir duvarının önünde birdenbire durdum. O andaki hislerimi, bilhassa aradan bu kadar seneler geçtikten sonra, anlatmama imkân yok. Yalnız orada, kürk mantolu bir kadın portresinin önünde, mıhlanmış gibi durduğumu hatırlıyorum. Resimleri seyredip geçenler, vücutlarıyla beni sağa sola itiyorlar, fakat ben olduğum yerden
Sayfa 50 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar. _Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım. _Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
Reklam
Trabzon, kıyıda demirlemiş, her biri aşağı yukarı ikişer grostonluk dört paslı askerî nakliye sefinesi ile, mazı ve akçaağaçlar içinde âdeta kaybolan Fâtih Câmii ve çevresindeki, herbiri mütevâzı birer mimârî şâheseri olan küçük evler ile, başta Zağnos Paşa’nınki olmaküzere taş köprüleri ve nice câmi ile, Küçük Ayvasıl Kilisesi, hükümet binâları,
Elli Yedinci Bölüm-1
"Dinle kötü şövalye, dizginleri çek biraz, yorma ciğerlerini bu bakımsız hayvanın. Sana söylüyorum dinle, sahtekâr, kaçtığın korkunç bir yılan değil, o daha süt kuzusu, onun koyun olmasına daha çok var. Canavarca alay ettin, Diana'nın dağlarında gördüğü, Venüs'ün ormanlarında seyrettiği genç kızların en
Sayfa 787 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Kadın ne istiyor?
Bathlı Kadının Öyküsü'nde, yüzyıllar sonra Sigmund Freud’un üne kavuşturduğu bir soruya yanıt aranıyordu: “Kadın ne istiyor?” Öyküde, bu soruya yanıt bulması istenen zavallı şövalye, yaşlı bir kadın kendisine bu konuda yardım edinceye kadar çaresiz kalıyor. Ancak bu kadının yardımıyla o, kendisine hükmeden eşine sorunun yanıtını verebiliyor: Bana ve tüm topraklarıma hükmeden sen! Kadınların istediği tek şey egemenlik; eşlerine ve sevgililerine hükmetmek, onların sahibi olmaktır. Alison için aslında yanıt bellidir, bunu kocasının söylemesine gerek yoktur, o sadece yanıtı kocasının ağzından duymak istemiştir. Egemenlik, onun için özgür olma, doğanın kendisine verdiği kadınlık içinde kalabilmedir
Sayfa 128Kitabı okudu
_Türkler, hür ve bağımsızdırlar. Gururları çok yüksektir. Gururludurlar fakat asilzadelik taslamazlar. Türklerin karakterinde büyük tezatlara rastlanır. Hem sert ve dik başlı hem de yumuşak ve sabırlıdır. Yırtıcılığı İskitlerden, yumuşaklığı da Yunan'dan almışlardır. Fetihçi ve cahil olduklarından bütün uluslara tepeden bakarlar. Aralarında
Reklam
_Eristik Diyalektik: Haklı çıkmak ve kazanmak amacıyla yapılan tartışma sanatıdır. Önemli olan doğru değil dinleyiciyi ikna etmektir. Eris, yunan mitolojisinde anlaşmazlık tanrıçasıdır. _Diyalektik bir konuşma sanatıdır. Onun aracılığıyla bir şey çürütülür ya da ispatlanır ve bu konuşmacıların soru ve cevaplarıyla yapılır. Diyalektiğin görevi,
_Hayat = Istırap ve sefalet. _Göz kamaştırıcı şatolarında zenginlerin şatafatı bile, aslında hayatın özünden, mutsuzluk ve sefaletten kurtulmanın beyhude bir çabasından başka bir şey değildir. _Hayatın anlamı, aslında hiçbir anlamı olmadığı. Sanatın hayatı katlanabilir kıldığını; sanat ile kısa süreliğine dahi olsa, sonsuz bir çabalama ve arzu
_Psişe, insan zihninin, bilincinin ve bilinç dışının tamamıdır. Galaksilerin ardında tanrıyı aramayı hayal edemeyiz. Her şey psişenin ürünüdür. Eski yunanca'daki psyche sözcüğü, "kelebek" anlamına gelir." Latince'deki animus ruh ve anima can, eski yunanca anemos rüzgar sözcüğüyle aynı köktendir. _Vücudun merkezi de başta
Aç kurtları, Ortaçağ düşgücü, çok eski halk efsanelerin­den esinlenerek birer canavara dönüştürüverir. Kutsal öyküle­rin kim bilir kaçında tıpkı zalim hayvan Gubbio'yu büyüleyip etkisi altına alan Assisili Francesco misali, bir aziz tarafından evcilleştirilmiş kurt mucizesine rastlanır. Bütün ormanlardan, Ortaçağ ilkelliğinin hayvan ile yarı yabanıl insanı birbirine ka­rıştırdığı yarı insan yarı hayvan kurt adamlar çıkar. Kimi kez orman, Ortaçağ'a putperestlikten miras kalan, çok daha zalim canavarlara da yataklık eder, tıpkı Azize Marta tarafından ev­ cilleştirilen Provence canavarı gibi. Böylece ormanlar, bu aşırı gerçekçi dehşetlerden öte, büyüleyici ve korkunç efsaneler ev­renine dönüşür. Ardenne ormanı, canavara benzeyen domu­zuyla Aymon adlı dört kardeşin sığınağıdır, avcı Aziz Hubert orada keşiş olur, şövalye Aziz Thibault de Provins orada ermiş ve kömürcü olur; Broceliande ormanı Merlin ve Viviane'ın bü­yücülüklerine sahne olur; Oberon Ormanı'nda Huon de Bor­ deaux cücenin büyülerine yenik düşer. Odenwald Ormanı'nda avlanan Siegfried'in avı Hagen'in darbeleri altında acıklı bir biçimde son bulur; Mans Ormanı'nda koca ayaklı Berthe acı­nası bir halde dolaşır ve Fransa kralı zavallı VI. Charles delirir.
Sayfa 143 - Doğu Batı Yayınları, 2019.Kitabı okudu
122 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.