Bu dönemin ardından (Karanlık dönemi kast ediyor) Yapay Zeka araştırmacıları başka bilim alanlarından da yararlanabileceklerini düşünmüşlerdir. Modern Yapay Zeka fikri ilk kez dijital makineleri tasarlayan Alan Turing tarafından ortaya atılmıştır. Turing, bir felsefe dergisinde yayımlanan "Hesaplamalı Makineler ve Zeka" isimli çalışmasında "Makineler düşünebilir mi?" sorusuna cevaben düşüncelerini ortaya koymuştur. Çalışmada makineleri ve düşünebilme durumunu karşıt görüşlere de cevap vererek ayrıntılı olarak açıklamıştır. Turing, bu yüzden Yapay Zeka'nın oluşturucusu olarak isimlendirilir. Yapay Zeka terimini ilk kullanan isim ise John McCarthy'dir.
H: Ben bir bilinç miyim?
‘’Bilince sahip olan öznelerdir, şeyler onlara göre şu ya da bu şekilde olabilir; bir-şey-olmak-denilen-şey olabilmiş varlıklardır. Buradaki olmak, hiçbir şekilde bir tuğla, bir hesap makinesi, ya da bir elma olmak denilen şey değildir. Bu şeylerin de içi vardır ama gerçek bir içleri -iç dünyaları, bir bakış açıları-
"Bizim işimiz, sizin yalnız zekâlarınızı işlemekten ibaret değildir.Aynı zamanda kalplerinizi yoğurmaktır.Biz sizin birtakım dersleri öğrenen zekâ makineleri olduğunuzu hiç düşünmedik. "
Yapay Zeka Nedir, Artıları ve Eksileri Nelerdir?
Yapay zeka, bilgisayarın veya bilgisayar kontrolündeki bir robotun çeşitli faaliyetleri zeki canlılara benzer şekilde yerine getirme kabiliyetidir. Yapay zeka çalışmaları genellikle insanın düşünme yöntemlerini analiz ederek, bunların benzeri yapay yönergeleri geliştirmesine yöneliktir. Yani
Nurettin Topçu İstanbul Erkek Lisesi'nin 1960- 61 mezuniyet yıllığında büyük hocalığın sırrını şu cümlelerle açıklıyordu:
Bizim işimiz sizin yalnız zekalarınızı işlemekten ibaret değildir. Aynı zamanda kalplerinizi yoğurmaktır.
Biz sizin bir takım dersleri öğrenen zeka makineleri olduğunuzu hiç düşünmedik.
Şahsiyet ve halleriniz, bizim hünerimizin gerçek eseridir.
Yükseltilen bir ruh, bir dehâ eserinden fazla bir şeydir; bir alemin yaradılışı gibidir.
Önümüzdeki yıllarda çok fazla iş “otomasyona kurban gidecek” mi? Evet. Ancak yeni makineler, birçok meslekte aslında istihdamı artıracak ve koruyacak. Örneğin, tek bir öğretmenin ya da hemşirenin bile işini yapay zekaya kaptıracağım düşünmüyoruz. Bunun yerine bu meslekler daha verimli, daha etkili ve daha eğlenceli olacak. Böyle mesleklerde çalışanlar yeni makineleri güvenilir bir iş arkadaşı gibi görmeye başlayacak. Tıpkı bugün birinin yapay zekâ tabanlı GPS’i olmadan Londra’da araba kullanmayı ya da Google ve Wikipedia’ya danışmadan herhangi bir konuyu araştırmayı düşünemeyeceği gibi, önümüzdeki yıllarda da çalışanların çoğu günlük işlerini yanı başlarında bir “bot” olmadan yapmayı düşünemeyecek.
Gökteki Bütün Kuşlar |2+/5|
Bu kitaba bakmamdaki sebep, kitabın büyü ve teknolojiyi birleştirmiş olmasını görmem idi. O yüzden kitaba baktım ve son sayfasına kadar okudum. Peki ne oldu? Beklediğimi aldım mı? Pek alamadım açıkçası. Peki kitapta neyi beğenmedim. Neler hoşuma gitmedi?
Öncelikle kitabın konusundan bahsedeyim. Laurence ve Patricia
Zamansız bir kitap.. Her kütüphanede olmalı. Mühendis olmasanız da alın okuyun, olmadı mümkünse İstanbul'daki müzeyi bulun, gezin. Çalışan bir zekanın 800 yıl öncesinde neler yapabileceğini görün. Zeka ve estetik birleşince her koşulda neler yapılabiliyor ? Kitabın Türkçeye çevrilmesi için ömrünün son on beş yılını harcayan Durmuş Çalışkan'ın emeğine saygı duruşu adına da bu kitabı mutlaka edinin derim.
Bizim işimiz, sizin yalnız zekâlarınızı işlemekten ibaret değildir. Aynı zamanda kalplerinizi yoğurmaktır. Biz,sizin birtakım dersleri öğrenen zeka makineleri olduğunuzu hiç düşünmedik.
"Sadece hislere dayalı iddialara, hele de bilimsel tartışmalarda, bel bağlamamak gerekli." diyor Cem Say. Fakat, ne yazık ki kitap hislere bel bağlamış durumda..
Alıntı - "İnsan beyninin evrendeki başka her şeyle aynı yasalara tabi bir fiziksel sistem olduğu gerçeğine ve Turing'in bilgisayarlarının her şeyi taklit edebilecekleri
Ekonomi dehasının kanıtlarından biri, Türk tekstilinin temeli kabul edilen
Nazilli Sümerbank Basma Fabrikası'ydı.
Ruslara yaptırdı.
Krediyi Ruslar verdi.
Makineleri Ruslar getirdi.
Rus mühendisler kurdu.
İşçilerimizi Rus mühendisler eğitti, öğretti.
1937'de bizzat açtı...
2 bin 500 insanımız çalışıyordu.
İşçilere kadınlı-erkekli balolar
1952 yılında yazılan bu distopya yazarın kendi sözleriyle “Konusunu, konusu güle oynaya Biz ’den araklanmış Cesur Yeni Dünya’dan güle oynaya arakladım,” … Distopyanın ortaya çıktığı 20. Yüzyıl ilk örnekleri olan Biz, Cesur Yeni Dünya, 1984’ün devam niteliğindedir. Savaşlarla gözünü açan 20. yüzyıl teknolojiyi ölümle birleştirmiştir. Savaş ile