Ne Söyleyeceğinizi Bilmediğinizde Ne Söylemelisiniz? Birinci olarak, birisi yaralayıcı bir sözle kafanızı allak bullak ettiğinde ne söylememek gerektiğini bilmeniz çok önemlidir. "Bu doğru değil" türünden şeyler söyleyerek kendinizi savunmaya ya da olumsuz açıklamayı, "Bunu kabul etmiyorum" türünden bir
Yazıyı içselleştirmiş insanlar yazı yazmakla kalmaz, konuşma biçimleri de okuryazar konuşması olur; başka bir deyişle sözlü anlatımlarının düşünme ve sözelleştirme biçimleri bile, değişen derecelerde, yazma bilmeselerdi bilemeyecekleri bir düzene sokulur. Okuryazarlar, kendi biçimlerine uymadığı için sözlü geleneğin düşünce düzenini saf ve basit
Sayfa 74 - Metis yayınları
Reklam
KARNINDAN KONUŞAN KÖTÜLÜK
Şu anda içinde yaşamakta olduğumuz güncel dünya da dahil olmak üzere geçerli olan temel kural antropolojinin en karanlık bölgelerinden çıkıp gelen bağış ve karşı bağıştır. Eğer doğal dünya bize bağışlanmış olan bir şeyse, bu durumda ona bir karşılık verilmesi gerekmektedir. Karşılık verilemiyorsa bu durumda doğal dünyanın yok edilmesi gerekir.
Kanımca, düşler günlük düşüncelerden daha zekice, daha kâhince değil tersine çapraşık, insanın aklını daha çok karıştıran şeylerdir. Ne var ki düşlerin şu ya da bu şekilde gelecekle bağlantılı olduğuna ilişkin eskiden beri insanlar arasında yaşayan geleneği de görmezden gelmemizin doğru sayılamayacağı kanısındayım; belki bu geleneksel inanç tümüyle de yanlış değildir. Gereken perspektiften bakmamız durumunda belki de bu gelenek, aradığımız anahtarı buyur edip tutuşturacaktır elimize. Böyle bir perspektiften bakınca, karşılaştıkları güçlükler için insanların düşlerden çözüm elde edebileceklerine inandıklarını görürüz. Buradan çıkaracağımız sonuca göre, insanların düş görmekten amacı, gelecekteki yaşamları için bir yol göstericiye kavuşmak, sorunları için çözümler ele geçirmektir. Bunu söylemekle düşlerde kehanetlerin dile geldiğini kabullenmek, birbirine hayli uzak şeylerdir. Düşü görenin düşte ne tür çözümler aradığı ve bunları ne yoldan elde etmeyi umduğu üzerinde düşünmemiz gerekiyor.
Çoğu zaman olduğu gibi, basit bir deneyin tutarlı bir uzantısı olarak, bir gün kafasında bir düşünce doğdu. Fergusson ve Oğulları Çarşısı'na yollamadan önce Bayan Abegg'in eline tutuşturduğu bilmem kaçıncı alışveriş listesine bakarken Pehnt ansızın, duyularla değil, ancak mantıkla erişilebilecek biçimde aydınlığa kavuştu ve çözümün, ustaca
Sayfa 39 - Can YayınlarıKitabı okudu
Zekice
“Maymunlara ellerini içine sokamayacakları kadar dar, şeffaf bir kap vermişler. Kabın dibine kabuksuz bir fıstık koymuşlar. Fıstığa ulaşamayan, ulaşacak aleti de “olmayan bir maymun onu seyretmekten başka ne yapabilir? Ama maymun bir çözüm bulmuş. Musluğa gitmiş, ağzını suyla doldurmuş ve gelip kabın içine boşaltmış. Tek sefer yeterli olmadığından defalarca muslukla kabın arasında gidip gelmiş ama sonunda yüzen fıstığı parmaklarıyla yakalamayı başarmış. Başka bir maymun ondan daha da yaratıcıymış, aynı hedefe işeme suretiyle ulaşmış.”
Reklam
71 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.