Zülfü Livaneli'nin muhteşem romanı "Huzursuzluk," derin bir etki bırakarak bizleri kendi iç dünyamıza davet ediyor. Sayfalarda kaybolurken, kahramanların acılarına ve sevinçlerine ortak oluyor, nefes alıp verirken de onlarla aynı duygusal dalgalara yelken açıyoruz. İbrahim'in çocukluk arkadaşı Hüseyin'in beklenmedik
Soruyorsunuz, "bir kitabın adı neden 'huzursuzluk' konur?" diye; okuyorsunuz ve anlıyorsunuz.
Yazarı Zülfülivaneli dolayısıyla kötü olma ihtimali olmadan başladım ama bu kadar iyi olacabileceğini de düşünmemiştim.
İyi olmasından kastımsa... Allah vermiş kullanıyorlar, bazı insanlarda gerçekten yetenek var ya. Kitabın 10 sayfasını yazmak için 1 yeni karakter oluşturmak gerekiyor ve yazar o kadar gerçekçi kurgular yapıyor ki bana okurken okuduğumu unutturuyor.
Bir Zülfü Livaneli kitabı mâlum, içinde aşkta var. Ama aşk değil bu kara sevda...
Bir kitabın ana karakteri başka bir ana karakterin hikâyesini anlatırken geçmişe dönüyor; hem de öyle bir geçmiş ki, geçmek bilmemiş!
Geçmişte öyle kan dökülümüş ki: İki nehrin suyu bu kanı temizlemeye yetmez. Hikayeleri kıyamete kalmış bu yezidilerin, okurken huzursuzsunuz, hırslısınız, bir cinayet neden işlenir pek de iyi anlarsınız... Akıcı akıcı olmasına ama dersiniz akmasaydı okuyacağımıza!
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201799.6k okunma
Karasevda, gözleri bağlı olarak bir uçurumun kıyısında yürümek değil miydi? Birine sevdalanmak, donmuş bir gölde, nerede ve ne zaman kırılacağını bilmene imkan olmayan ince buzlar üzerinde yürümek anlamına gelmiyor muydu?
Adı gibi huzursuz eden bir kitap.Esir edici bir roman.Kitabı okurken sadece duygusal değil fiziksel bir acı da hissedeciğiniz türden bir eser.
Livaneli yine yapmış yapacağını.Kendisi favori yazarlarımdan birisi.Bir yandan Ortadoğu'nun acımasız halini anlatıyor,diğer yandan da 'kara sevda'ya tutulan merhamet dolu bir gencin hikayesini anlatıyor.
10/10
Gerçekten güzel bir hikayeydi.Aşk için değil de kara sevda için düşülen haller hiçte mutlu sonla bitmiyor.Ahmet hikayeyi Mehmet'in hikayesi diye anlatıyor ama hikayeyi anlatan kişi aslında Mehmet.
İstanbul...
Sana ve içinde barindirdiklarina değil bir kitap binlerce kitap dahi yazilsa hikayelerin yine bitmez.
Konstantiniyye Oteli, İstanbul'da dünden bugüne yaşamiş her kesimden insanin hayatlarindan önümüze kesitler sunan bir eser. Kaymak tabakadan tutun da alt kesime kadar insanlarin yaşayiş biçimlerini, hayat hikayelerini, hatalarini, var oluşlarini tüm çiplakliği ile bize sunuyor. Onca keşmekeşliğin arasında sevda da unutulmamış. Zehra ile Emre'nin aşk hikayesinin romana renk kattığını düşünüyorum. Tüm bunlar Livaneli anlatımı ile birleşince tabi ki bana okuma keyfi sundu. Tavsiye edilir
8/10
Zülfü Livaneli'nin muhteşem romanı "Huzursuzluk," derin bir etki bırakarak bizleri kendi iç dünyamıza davet ediyor. Sayfalarda kaybolurken, kahramanların acılarına ve sevinçlerine ortak oluyor, nefes alıp verirken de onlarla aynı duygusal dalgalara yelken açıyoruz. İbrahim'in çocukluk arkadaşı Hüseyin'in beklenmedik
