"Uyandığında yanı başında bir kartpostal buldu. Herkese yazılabilecek birkaç kelime yazılıydı üzerinde. Ancak Erika bu sıradan kelimeleri bile bir hediye olarak gördü, çünkü o adamın elleri yazmıştı bunları ona..."
Uyandığında yanı başında bir kartpostal buldu. Herkese yazılabilecek birkaç kelime yazılıydı üzerinde. Ancak Erika bu sıradan kelimeleri bile bir hediye olarak gördü, çünkü o adamın elleri yazmıştı bunları ona.
Reklam
"hâlinde" diye okumuşum, komikti
"Keşke yalnız Paris'in sebze halinde kullanılan kelimeleri kullanabilsem!"
Sayfa 258 - Can YayınlarıKitabı okudu
Onda tek yaşayan gözlük camlarının arkasındaki iki gözdü.Bu gözler Mendel'in gizem dolu beynini kelimeler, kitap başlıkları ve yazar isimleriyle sürekli doldururdu.Kafasının içindeki kütle de,üzerine yağan yağmur damlarınını aralıksız içine çeken çayırlar gibi tüm kelimeleri alıp yutardı.
Fakat kelimeleri ağzından çıkartamıyordu bir türlü; zihnindeki her şey ruhuna işkence eden ve azap çektiren karanlık ve bunaltıcı duygulara dönüştü. Muğlak ve korkak anılar adeta kara gölgeli bir sarkaç gibi ona değip geçiyordu.
Zweig'in kelimeleri...
.. hiçbir yere tutunmadan, hiçbir yerde köklenmeden, akan suyun üzerinde kayar hibi yaşıyordum ve bu soğuklukys ölü, cesedimsi bir yan olduğunu gayet iyi biliyordum; gerçi henüz çürümenin kötü kokan soluğu hissediliyordu, a a umarsız bir donukluk, acımasız soğuk bir duygusuzluk yerleşmiş, yani bedensel anlamda gerçek ölümün ve çürümenin dışarıdan da görüldüğü aşamanın eşiğine gelmiştim...
Reklam
Bunca dil bildiğine göre, günün birinde Almancanın kelimeleri yabancı kelimelerin içinde eriyip giderler gibisinden azıcık saçma bir umudu vardı. Alman dili, ölü bir olurdu ağzında. Bir öksürükle onu vücudundan atardı. Belki o zaman hayat yeniden başlardı.