Merhaba arkadaşlar. Hepimize mutlu sabahlar. Uzun yıllar sonra oldukça doyurucu olacağını düşündüğüm Anton Çehov serisine bitirmek üzereyiz. Yaklaşık 10 kitabını bu süreçte okuyoruz ve okuyacağız. Bunun dışında onun öykülerinin seri olarak basımları var. Bunların Cem - İletişim ve Yordam Yayınları üzerinden yapılmış setlerinin de dağıtıma hazır
Kitabı o kadar benimsedim ki başrol Atar'ı kendi yerime koydum. Kitabı okurken anlayacaksınız o kadar içten ve samimi yazılmış ki hepimiz birer Atar'ız aslında.
UçarcaMehmet Fatih Işıldak · Ark Kitapları · 20192,910 okunma
Gerilim ve korku türlerini korktuğum için genelde okumamayı tercih ediyorum ama bu seriyi iyi ki almışım diyorum. Seri iki ciltten oluşuyor ama devamı yok. Hikaye yarıda bitiyor. Devamı keşke olsaydı, cevaplanmayan sorular çok fazla.
Konusu: Yonaka köyü, içinde 32 kişi yaşayan küçük bir köy. Kendi hallerinde yaşayan, dışarıyla çok bağlantısı olmayan bir topluluk. Bir gün köyün gençlerinden birine "Kralın Oyunu"nu anlatan mektup geliyor. Bu mektupta kralın oyununun kuralları ve emiri yazıyor. İlk emir, köyün gençlerinin bir cesede dokunması. Bunun ilerisini anlatmak spoiler olur ama ilginç ve içine çeken bir hikaye olduğunu söyleyebilirim.
Kitapta beni rahatsız eden çok şey yoktu. Sadece ilk sayfalarda saçma bir kuzen ilişkisi gösterildi. Konuya hiçbir artısı yok, sadece konulmak için konulan gereksiz bir ayrıntı.
~Sora
Bu kitabı ilk önce bir Youtube videosunda bahsi geçerken duymuştum ve merak etmiştim. Ardından unuttum ve birkaç hafta önce diğer adminlerle ortak kitap arayışındayken öneri olarak aklıma geldi. Rivera admin konuyu duyar duymaz atladı, kendisi sinir krizi geçirmeyi sever, fakat maki admin oralı olmadı.
Aynı şekilde kitap çok gizemli geldi. Nobel
Bu kitap, istemediğimiz duyguları (depresyon, kaygı, öfke, panik vb.) olabildiğince iyi şekilde
yönetebilmeyi sağlayan etkili yöntemlerden bahsetmektedir.
Bu kitapta öğrendiğim ilk şey bilişsel terapinin (kognitif terapinin) ne olduğuydu. Kitaptan alıntı yapacak olursam, "Kognitif terapideki temel
düşünce yaşanan olayın ya da deneyimin
Yaktı, bitirdi, tüketti beni. Olduğum yere zımbaladı. 5 öyküde oluşan bir kitap nasıl bu kadar sarsıcı, sahi, arı, duru olabilir?
Bu bizi anlatan kitapları okumak istemiyorum aslında. Üstünü örttüğümüz, konuşmak istemediğimiz tüm meseleleri nasıl böyle parmakla gösterip anlatabiliyorlar?
#241770769
Şu nedir mesela? Bütün hissettiklerimi bir başkası nasil bu kadar iyi anlatabilir?
Gerçekten şaşırıyorum. Saygı duyuyorum. Hani dili de güzel, edebi eser okuduğunu hissettiriyor insana.
Canından derdi olan okusun abi, ne diyim.
Bazı hikayeler bazı kitaplardan sonra başlar..
Bir şey tamamlandığında başlayan asla eskisi gibi değildir. Uzun süredir Instagram'da sürekli önüme bu kitap düşüyordu ve sürekli bu kitaptan bahsediliyordu. Bende merak edip aldım. Hiç pişman değilim, elime alınca saatler akıp gitti. Rezonans Kanunu sonrası zaman algınız, fikir algınız kısacası hayatınız değişecek...
Kitap aslında hepimizin birazda olsa duyup bildiği şeyler olsa da pozitif yönde etkiledi.
Kitabın içeriğine kısaca bakarsak aslında." iç dünyamızda sahip olduğumuz her şeyin dış dünyada da karşımıza çıkacağını çünkü, dış dünyamızın bize yaptığı tek şeyin içimizdeki bilinci yansıtması olduğunu ve sadece bilincimizi hedefe yönlendirdiğimizde hayatta gerçekleşmesini istediğimiz şeylerle aynı rezonans alanına girebileceğimizi, yani düşüncelerimizi, hislerimizi veya inançlarımızı kontrol edip gözlemlemeye başlarsak istenilen rezonans alanını oluşturabileceğimizden bahsediyor.
Ve bu sayede düşüncelerimizle dünyayı yaratabileceğimizden....
Konu ile ilgili alıntılar;
✓Düşüncelerine dikkat et onlar yaşayacaklarının başlangıcıdır.
✓ En derin inancının ne olduğunu bulduğun anda sana hayatta ki tüm kapıları açacak anahtarı eline aldın demektir.
✓ Kalbimizle dünyayı değiştirebiliriz.
✓ imkansiz,sadece onu kabullendiğimiz de var olur.
