Yıkın içinizde o biriken hüzün kırıntılarını
Sevgiyle başlayın neşeyle başlayın
Güne aydın olun mesela
Ya da güne bi merhaba olun
Sevgi olun
Hayat olun
Yaşamak uğruna umut olun
Murathan Mungan'ın dokuz hikayeden oluşan kitabında küçüklüğümüzden itibaren hayranlıkla okuduğumuz masalların aslında sosyal hayatımızı şekillendirdiğine dikkat çeker.
Okunması oldukça keyifli bir kitap...
Tekrar cocukluguma dönerek büyük bir zevkle okudum.
Masal diyarında gezinti yaparken ;karakterlerini masallardan tanıdığımız ters köşe olan kahramanlarıyla Kırk Oda, günümüzle harmanlanmış okunmasını tavsiye edebileceğim bir kitap...Keyifli okumalar..
Şairler şiir yazıyor,
Ressamlar resim yapıyor
Ve biz ozanlar türkü söylüyoruz.
Peki bütün bunları niçin yapıyoruz ?
Dünya alışkanlıktan değil de,
Sevgi ve mutluluktan dönsün diye.
/ Hasret Gültekin
"Kolay gelsin" dememişsen
Taş kıran işçilere
"Günaydın"sız bırakmışsan
Bahçe bezeyenleri
Pankartlı yürüyüşlere
Ve halaylı grevlere
Katılmayı bir aşk gibi
Ta şuranda duymamışsan
Sende iş yok be kardeşim
Alnındaki çizgilere, gözündeki ışıltıya
Borçlusun sen yaşamın kendisine
/HHK
Hamlet ile Hedda Gabler...düşünsenize ölümün nasıl da güzel ikilisi bu.
Ama ne yazık ki ikimizde yapayalnızdık.Birbirimize yardım edemeyecek kadar yapayalnız.O kadar çok kendimize itilmiştik ki...
Ölüm bile bizi bırlestıremiyordu
Mutsuzlara özgü o yapay neşe, o sanrılı coşku, o hırçın duyarlıklar, saplantılı incelikler, her şeyi tutkuyla sevmenin öldürücü alışkanlığı, hayata ve hayattaki her şeye fazladan değer vermenin getirdiği yıkımlar, kapkara bir mizaha dönüşen zekâ oyunlarıyla örülmüş diyaloglar, özel söylemler,genel suskunluklar, her şeyi savunu üzerine kurmanın kahredici güçlükleri,aradığını bir türlü bulamamanın getirdiği öfkeler , toplu halde yaşanması gerekirken yaşanamayan şeylerin yol açtığı batkılar,değişik zamanlar,tarihler ve kesitlerde yaşayan insanların bir araya gelmesiyle oluşmuş toplumların faturasını ödeyenler , rafine bunalımların paylaşılmaz ıssızlığı .Issızlık.
Size sesleniyorum cümle insanlar !
Ne olursa olsun dininiz, milliyetiniz,
Bırakın kavgayı, kini, garezi,
Atın silahları ellerinizden.
Evrende kardeşçe yaşamak varken,
Neden korkuyoruz birbirimizden ?
/ Jack London
Gecekondularda hava bulanık puslu
Altındağ gökleri kümülüslü
Ekmeğe, aşka ve ömre
Küfeleriyle hükmeden
Ciğerleri küçük, elleri büyük
Nefesleri yetmez avuçlarına
-İlkokul çağında hepsi-
Kenar çocukları
Kar altındadır.
/ Ahmed Arif
Bir yıl daha bitiyor
Düşlerim, tasalarım, yarım kalmış onca şey
Her yıl biraz daha kısalıyor bir öncekinden
Bana mı öyle geliyor
Yoksa daha mı hızlı ilerliyor zaman
İnsan yaşlanırken?
/ M. Mungan