"Asıl kötülüğüm
nereden geliyor bilir misiniz baylar? En büyük kepazeliğim
her an, en kızgın anlarda bile, hiç de kötü, hırçın bir insan
olmadığımı, sadece serçeleri ürküten kaynana zırıltıları misali
kuru gürültü çıkardığımı utana sıkıla idrak etmemdir.
Hiddetten ağzım köpürmüşken biraz yüzüme gülüp, önüme
bir bardak şekerli çay sürerek gönlümü alırsanız, belki hemen
o anda yelkenleri suya indirirdim. Üstelik duygulanırdım da;
ama ihtimal, sonradan kendi kendime kızar, utancımdan
aylarca uykularımdan olurdum. Huyum böyleydi işte."