Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehtap

Mehtap
@Ayisigiblogum
Kibir ve gurur, çocukluktaki utancı kapatmak için takılmış bir maskedir.
Reklam
Çocukken utanca boğulan kişi ifade olanağı verilmeyen kızgınlığını biriktirerek, yaşamı boyunca öfkeli biri haline dönüşür.
Çocuğa zaman ayırmak, çocuğun değerli olduğunu en yalın biçimde ifade eden bir davranıştır. Çocuğa gerçekten zaman ayırmak ona olan sevginin en açık ifadesidir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Aralarında çıkan çatışmayı, birbirlerini kırmadan çözebilme becerisini gösteren çiftler, sağlıklı bir aile kurar.
Sağlıklı manevi yaşam, ailenin yetiştirdiği çocuklara verebileceği en güzide armağandır. Sağlıklı bir manevi temeli olan insanlar güler yüzlü, sevgi dolu, insanlara olduğu kadar doğaya da saygılı bireyler olarak yaşamlarını sürdürürler.
Reklam
Gelişim aşamalarına uygun bir denge içinde, çocuklara kendi yataklarını yapma, oturdukları odayı temizleme, ev işlerine yardım etme gibi görevlerle kendi yaşamlarından kendilerinin sorumlu olmasını öğretmek, anne ve babanın yapabileceği en sağlıklı ve önemli görevlerden biridir.
Çocuklar kendi yaşları oranında sorumluluk yüklenmeli, bu sorumlulukla aile içindeki davranışlarını biçimlendirmelidirler. Tüm sorumluluğu kendi üzerine alan ve çocuklarını her türlü sorumluluktan kurtaran anne ve babalar, kendi yaşamını biçimlendirmekten aciz, sürekli başkalarının yönetiminde olmaya yönelik bireyler yetiştirirler. Bu tür aile içinde yetişen kişiler, kendi yaşamlarında yer alan olaylardan kendilerini değil, başkalarını sorumlu tutarlar.
İçimizdeki çocuk sağlıklı olmadan biz yetişkinlerin sağlıklı ve doyumlu bir yaşam gerçekleştirmesi olanaksızdır.
Başka hiçbir öğüt veren bulunmasa; ölümün varlığı, insana nasihatçi olarak yeter, yetmelidir.
Bütün mahlûkat, Cenâb-ı Hakk’ın Nûr-i Muhammedî’ye duyduğu muhabbet hürmetine ve O’nun şerefine yaratıldığından, Efendimiz(sav); kâinat zarfının mazrûfu mevkiindedir. Tıpkı nâdide bir mücevherin önce bir pamuk üzerine konulup ardından da son derece kıymetli bir kutuda muhafaza edilmesi gibi… Kutunun bütün kıymeti, içinde taşıdığı cevher sebebiyledir…
Reklam
Allah katında kıymet kazanmak istiyorsak; O cevheri yüreğimizde taşımalı, O’nun ahlâkıyla ahlâklanıp istikameti üzere yaşamaya gayret etmeliyiz. Zira Fahr-i Kâinat Efendimiz; “Kişi sevdiğiyle beraberdir.” buyurmaktadır.(Buhâri, Edeb,96) O’nun gönlümüzde olması öyle bir nimettir ki, Cenâb-ı Hak; “Sen onların arasında iken Allah, onlara azâb edecek değildir…” (el-Enfâl, 33) buyurur.
Onlarca Kur’ân mûcizesi göstermektedir ki: Kur’ân önden gitmekte, ilim ancak onun arkasında emeklemektedir.
Yapacak ne var ki, insan ölümlü, hemde çok doğru söylendiği gibi, zamansızca ölümlü!
Kâinat, Kur’ân-ı Kerim mûcizesinin bir nevî mufassal tefsiri demektir. Yani Kur’ân-ı Kerim, kelimelerden oluşan bir cihan; kâinât ise kelimeleri olmayan bir Kur’ân’dır.
“…Hoşlanmadığınız, (hakkınızda şer sandığınız) bir şey; çoğu kere sizin için hayırlı olabilir. Yine sevdiğiniz (hakkınızda hayırlı sandığınız) bir şey de çoğu kere hakkınızda şer olabilir. Allah bilir, siz bilemezsiniz.” (el-Bakara,216)
233 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.