İçimde bir yerde bana öğretilen kurallara bütün yüreğimle uymaya çalışıyordum. Bunu çocuklara özgü o şekilcilik duygusu ile yapıyordum ama tek neden bu değildi. Gerçekten iyi olmak gerektiğine, yalan söylememek, değersiz biri olmamak gerektiğine inanıyordum. Buna karşın hep düşmeme ramak vardı. Neden mi? Hiç yoktan nedenler yüzünden. Kim bilir kaçıncı yer değiştirmemin nedenini öğrenmek için gözyaşları içinde başrahibeye gittiğimde bana şöyle yanıt veriyordu: "Çünkü dün saçında çok büyük bir kurdele vardı... Çünkü okuldan çıkarken bir arkadaşın senin şarkın mırıldandığını duymuş... Çünkü sofraya otururken ellerini yıkamadın..." Anlıyor musun?
Soru sormak bir taşı harekete geçirmek gibidir. Bir dağın tepesinde öylece oturduğunu düşün; taş başlar yuvarlanmaya ve öteki taşları da harekete geçirir.
Sayfa 16 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu