Çok şey biliyordu, çok şey okumuştu, ama tüm bunları kendi için, kendi hırsı için edinmişti. Bilmek, onun için para biriktirmek gibi bir şeydi. Bildiklerinde sevgi eksikti, erdem eksikti; bildiklerini kendi için biliyordu yalnızca; bu yüzden hiçbir yere akmayan, ulaşmayan, hiçbir şeye dönüşmeyen bir şeydi bildikleri, kendisinde birikiyor ve kendini boğuyordu.
Sayfa 47 - Metis Edebiyat