Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Edebiyat Turtası

Edebiyat Turtası
@EdebiyatTurtasi
Sonuçlar seçimimin bedelidir.
Edebiyat Turtası tekrar paylaştı.
X'e Tezahürceler Yüklüyoruz.
İnsan beyni değirmen taşına benzer, içine bir şey atmazsanız kendi kendini öğütür, der. İbn-i Haldun. Bizim kuşağın derdi de bu belki de, beynimizin içi ne ile dolu bilmiyoruz. Kendi kendimize bir savaştayız, kim sağ çıkarsa. E ben de balığın içindeki Yunuslardan biriyim. Güzel günler görmeye umudumuz var. Ama bazı dönemler de melankoliyim. Bazı dönemler de öfkeliyim. 15 yaşıma mı yoksa 20 yaşıma mı inanın bilmiyorum.(?) Ama mutlu olduğum en güzel an kelimelerimin "kıfayetsiz" kaldığı oğlumun yanında. Gözlerine bakınca derdini unuttuğum, uyuyunca derdimle boğuştuğum bir andan yazıyorum bunları. Hemhâl olmak güzeldir. Ben kimim? Sorusuna gelecek olursak ... Buna yanıt veremem. Maslow'un beşinci merdivenine çıkıp çıkamamak arasında kalmış biriyim. Ben oraya çıkmışta olabilirim, çıkmamışta olabilirim. Çıktım sanıp dibe battığım günlerim de oldu. Ama ayağa daha güçlü kalktığım anlarım da oldu. Ayağa kalktığımda yazmak daha iyi geliyor bana. Başardığını görmesini istediğin kişiye açık mektup gibi bir şey. Görmese de izliyordur bir yerden umuduyla ve en önemlisi yazmak kendi sesini duymak. Kendi kendinin sen dili olmak. Hataların varsa söylemek gibi. Delirseydiniz yazamazdınız, delirmeden yazınız, demiş ünlü düşünür. Başkahramanı sizin olduğunuz yazılar. Kendinizi baştan tanıyıp bulmak. Aslında; X Biziz. X' e değer verin.
Reklam
Referansınız Var mıydı? Bize var denildi.
Ne düşünüyordum dün. Şimdi de biraz bugün. Zaman çok hızlı nehir. Kelimeler özgürlüğünü ilan etmiş bugün. Birçok kez yazı yazdım. Olmuyor kalem gibi klavye tadı. Ayarlardan ses açtım. Daktilo sesini uyandırsın diye. Anca öyle anlatabilirdim kendimi. Sahi neden anlatıyorum kendimi ya da kendimizi? Bu zamana kadar kendimi ifade etmeye çalışmak ne bileyim, akışına yaşamak varken hep bir ifade çabası, Maslow' da var mıydı böyle bir ihtiyaç? Çoğumuz sevgi ve ait olma basamağını geçebildi mi onda bile emin değilim. Aslında biliyorum ben buraya ileti yazmışım yazmamışım ne fark eder. Arada gelir beğeni sayısına bakıp bir merakımı gideririm. Hatta öyle bir şey yaparım ki referans bile bırakabilirim. Kim bu refaranscılar? Sivil toplum örgütü sanırım nereden üye oluyoruz. İş başvurusuna dahil edeceğim. Öğretmenim ve referansım " Güzellik uzmanı Berrin" Okul müdürü saçını yaptırıyor olacak ki - Benim adımı yaz referans olarak- Diyebiliyor muhabbetten ötürü. Kasap Mehmet' i bile yazabilirim düşünün. Cv oluşturmak bile mesele iken o kadar mailin içinden referansı boş olan birini alacaklarını sanmıyorum. Yetkin olduğum alan doluluğu hiçbir şey ifade etmiyor olabilir. Çatır çutur Fransızca konuşsam maaşı çok isterim diye aramayan olur eminim. Yetkin olduklarımızın kanıtı başka birinin elinde olması çok acı, üzücü. İşte kendimi tanıtmaya gerek yok referansa bakın. Kuaför Berrin Ablasının Gülü
Mor Salkım
Evet, yalan söylüyorum ve bazen buna ben de inanıyorum. Abartılı olmayan beyaz yalanlar adına mübalağa deniliyor işte. Bir sanatmış meğersem gazete de okudum. Bilmeden sanat yapıyorum da haberim yokmuş. İçimdeki korku ve sevinçleri böyle kapatıyorum belki de. 15 yaşında bilmeden o yolda yürüdüğümüz de bana söylediğin yalanlar gibi. Büyüdüm büyürken sığındım gizlendim. Sonra senden sonra hata mı denir bilmiyorum ama tekrar ettim. Öfkemi çıkardım belki de sonra biri çıktı karşıma sevdim çok sev mutluydum. Çirkin şeyler gördüm tanık olmadım ama öğrendim içimde normalleştirdim. Zaman geçti büyüdüm, çocuğum oldu ve ben 15 yaşında aynı sokakta yürüyorum. Şimdiki aklım olsaydı tutar miydim elini sanmam ama tuttum. Geçmişte kaldı. Affettim seni affettim uğur böceği seni affettim. Bugün seninle, kendimle yüzleşme vakti ki. Kendimi de seni de beni seven sevmeyen herkese iyi aksamlar

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Canım Hocam' dan sevgiler
Namık Kemal: "Ölürsem görmeden millette ümid ettiğim feyzi Yazılsın sengi kabrime vatan mahzun, ben mahzun" Tevfik Fikret: "Billâh yaşamak yerde sürüklenmeye değmez"
192 syf.
·
Puan vermedi
Tuhfetü'l Haremeyn - Haremeyn Armağanı
Tuhfetü'l Haremeyn - Haremeyn ArmağanıNabi
9/10 · 22 okunma
Reklam
Görüş
Bir ülkenin ihtiyaç duyduğu eğitimli insan nasıl olmalıdır?
Mareşal Fevzi Çakmak
Eğer Mondros Mütareke'sini takip eden aylarda, teyyareden Anadolu'ya bakarsanız yer yer yanan ışıklar göreceksiniz. Bunlar ışıldayan çoban ateşleridir. Bu ateşleri birleştirecek bir Ateş lazımdır. İşte onu Mustafa Kemal'in meşalesi temin etti. "YAŞA"
1.516 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.