Bir karanlık gecenin sabahına yine çıkıyorum umutsuzca,
Boyun, posun, endamınla yine geldin aklıma,
Şuan olmasan bile yanımda,
Anıyorum seni her anımda,
Çıkıp gelsen ya sevgilim,
Hasret kaldım ben sana...
Hüzünlü insanların mevsimidir sonbahar,
Geçmişi hatırlatır sararmış yapraklar,
Seslerin kesildiği o tenha sokaklar,
Yalnızlık artık her yeri kaplar.
Koyu geceler maziye dalar,
Rüzgar buna minik bir ritim tutar,
Ağlayan bir çift göz uzaklara bakar,
Tuhaf bir mevsimdir sonbahar.
Toz tutmuş saklı raflar,
Eskilere yelken açar.
Artık keşkeler sarmıştır bedeni,
O ıssız sonbahar gecesi...
Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken insan ağlayamaz mı?
Sevmek için güzele mi bakmalı?
Çirkin bir tende, güzel bir ruh olamaz mı?
Hasret, özlenenden uzak kalmak mıdır?
Özlenen yanındayken hicran duyulmaz mı?
Hırsızlık; para, mal çalmak mıdır?
Saadet çalmak müthiş hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?
Öldürmek için silah, hançer mi olmalı?
Saçlar bağ, gözler silah,
Gülüş, kurşun olamaz mı?