Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fatih Bulut

Fatih Bulut
@FatihFatmam
Kaldırdığın her taşın altında ABD var, Her pisliğin içinden kesin Siyonizm çıkar. Ayırmak mümkün değil bu ikili ortağı, Mayalar aynı maya, damarlar aynı damar... 18.10.2007
Sayfa 148 - Altınordu
Reklam
Mehmetçiğe yağan kar, size de yağar bir gün, Anaların tükürüğü sizleri boğar bir gün. Her ırmak mecrasına akacaktır sonunda, Sanmayın ki şu güneş batıdan doğar bir gün... 09.10.2007
Sayfa 146 - Altınordu
Uyanık Müslüman
Kartal ne ki efendi, katır uçur kolaysa Gel deliksiz demire iplik geçir kolaysa Uyuyan bir maskara zıkkım olsa da içer, Uyanık Müslümana kola içir kolaysa... 08.10.2006
Sayfa 98 - Altınordu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yalan
Yavuz Sultan Selim çok asabîydi. Bilhassa yalana tahammül edemezdi. Esasen bu genel bir kuraldır. Bir sadrazamın hükümdarı- na yalan söylediği anlaşıldığı anda boynu giderdi. Yalan, devlet hayatı ve güvenliği için en tehlikeli huy sayılırdı ve bir devlet ada- minda affedilemezdi. Galiba istisnası pek azdır, ölümden kurtulan sayılıdır. Aksi takdirde yalancı siyaset cezasından kurtulamamıştır. İçlerinde son derece munis olanları vardır; ama galiba bu hanedanın umumî bir özelliği meziyet ile başarıyı devlet açısından düşün düğünü hemen söylememek, ketum olmak. Yavuz Sultan Selim gibi fevrileri dahi hissiyatını gizlemek, tenzil etmek, hiddet bakışını şiddetli bir şekilde belirtmektedir. Bunun üzerinde durmak gerekir.
Sayfa 116 - Timas yayınlarıKitabı okudu
Saraylar
OSMANLI SARAYLARI - TOPKAPI SARAYI Osmanlı İmparatorluğu'nun sarayları ve şaşaası üzerine çok söz söylenir; çok slogan atılır. Bütün bir nesil, okul kitaplarında yer alan "Maliyenin iflası ve saraylar" hikâyesiyle büyümüştür. Oysa insanlarımız, son on yılda Avrupa'nın ve Rusya'nın başkentlerini gezmeye başladıktan ve buradaki saray ve kasırları gördükten son- ra daha iyi i fark ediyor; 19. yüzyılın Osmanlı devlet tüketimi diğer büyük devletlerle mukayese edilemeyecek ölçüde mütevazıdır.
Sayfa 91 - Timas yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Kulunu i eşya ve hâdiseleri teshir etmesi için kendisine halife olarak yarattığını, Kur'ânında açıkça belirten Allah elbette bir zamanlar matbaaya küfür aleti, bisiklete de şeytan arabası göziyle bakanlardan razı değildir; ve Kur'âna inan maksızın onun emrini yerine getiren ve bize yalnız kötülük lerini devredenlerle, inandığı Kur'ânı elinde boş bir mahfaza gibi taşıyan ve Batının içyüzünü görmeyenler arasındaki hazin fark, Külliyemizin metodolocyasında en ince düğüm noktalarından biridir.
Sayfa 354 - büyük doğu yayıneviKitabı okudu
İslâm, yüz elli yıldır devletteki etkinliğini yitirdiği, elli yıldır da devletten koparılmış bulunduğu hâlde, hâlâ, nasıl olur da bütün başarısızlıklardan onu sorumlu tutarlar?
Sayfa 362 - Diriliş yayınlarıKitabı okudu
İyimserlikte Sınır
Öte yandan, din alanındaki gelişmelere yavaş yavaş da olsa kurulmakta olan sağ yayın kurumlarına bakanlardan bir kısmı aşırı bir iyimserlik içindeler. Yakın geçmişimize bakıp son hızla iyi bir geleceğe doğru koşar adım gittiğimizi sanıyorlar. Maddi kalkınma alanındaki ilerleme ve hareketlere bakıp büyük hayallere kendilerini kaptıranlar da eksik değil. Bunlar karşılaştırma metodunun değerlendirmede önemli bir unsur olduğunu unutuyorlar. Müspet gelişmelerle menfi gelişmelerin bir tartışı yapılmadan verilecek hüküm sağlam bir temele dayanmıyor demektir.
Sayfa 348 - diriliş yayınlarıKitabı okudu
Hükümetlere düşen, biriken enerjinin akacağı alanları bulmaktır. Üniversite gençliği, kurulacak yarı resmi ve tamamen siyaset dışı kültür, düşünce, ahlak, inanç, edebiyat organizasyonları ile gelecek zamanın Türkiye'sini inşa hazırlığına ciddi olarak kendilerini verecek bir yöne çevrilmelidir. Her durumda memleket gençliği bir an için bile boş kalmayacak bir kültür ve yetişme planına bağlanmalıdır.
Sayfa 181 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
" Efendiler! Bütün memleketi, fikir ve ruhça, şuurlaşma bakımından ayağa kaldıracak bir gongunuz varsa getirin onu bütün gücümle çalayım, tehlike çanının ipini koparırcasına çekeyim. "
Sayfa 86 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
" İnanç mahkum eden ülke diye tarihe geçmek talihsizliğine uğramaktan, inanç kalesi yurdumuzu koruyunuz "
Sayfa 29 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
" Öyleyse çağımızı, devrimizi gelecek zamanın amansız suçlamasından kurtarmak için çalışmak her aydının birinci ödevidir "
Sayfa 28 - Diriliş YayınlarıKitabı okudu
İnançsız toplumların merhameti yoktur. Hem Müslüman toplum, neden inançsız toplumların merhametine muhtaç olsun? Asıl inançsızlardır ki, Müslümanların merhametine muhtaçtır.
Sayfa 53 - diriliş yayınlarıKitabı okudu