Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gülsüm

Gülsüm
@Gulsum123098
But then, what’s worth dying for if not love?
Sabitlenmiş gönderi
“Dokuzuncu ayın dokuzuncu gününde, Ay Tanrıçası kocası Güneş Tanrısı’yla bir araya gelir. Her yıl yalnızca bu tek gecede birlikte olabilirler. Yıldızlarla aydınlanan yolda, bir zamanlar yıldızları çalmasının cezası olarak Hırsızların Tanrısı’nın omuzlarında taşıdığı köprüde birbirlerine doğru yürürler. Zamanları sona erdiğinde köprü yıkılır ve yıldızlar, iki sevgilinin ayrı düşmekten duyduğu acıyla dövülerek kanarlar.”
Sayfa 211Kitabı okudu
Reklam
Gülsüm

Gülsüm

, bir kitabı okumaya başladı
Hırsızların Dansı
Hırsızların DansıMary E. Pearson
8.4/10 · 1.408 okunma
Benedikt. Marshall’a doğru yürüdü. Boş, bomboş gözlerle bakıyordu… Elini Marshall’ın boğazına attı ve bekledi. Tüyler ürperten bir çığlık attı. Roma bu çığlığı ölene kadar duyacaktı. “Uyan.” Benedikt sertçe seslendi. Marshall’ın omuzlarını salladı. Marshall cevap vermiyordu. Yalnızca bir cesetti, bir kukla gibiydi. “Uyan!” Uyanmayacaktı.
Sayfa 375Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Juliette yine en tepeye oturmuştu. Tyler’ın üstüne çıkmıştı ve bu kadar korkunç olabildiği sürece hep orada kalacaktı.
Sayfa 375Kitabı okudu
“Hayır,” diyebildi Roma sadece. “Yapmadın.” “Ben nefretle büyüdüm Roma. Asla sevgilin olamam, yalnızca katilin olabilirim.”
Sayfa 374Kitabı okudu
Reklam
Kan davası işte. Üstünde çok düşünme. Kurcalama. Senin suçun değil. Ama onun suçuydu. Onun suçuydu.
Sayfa 374Kitabı okudu
… şu an zaten yarı yarıya ölmüş olduğunu fark etmemiş miydi? Farkında zaten, dedi kafasının arkasındaki ses fısıldayarak. Semin için burada kalmak istiyor. Bir daha seni terk etmek istemiyor. İkinci kez olmaz. Ölmeyi yeğliyor.
Sayfa 373Kitabı okudu
Nefes al. O yalnızca dedikodularla karikatürize edilmiş, kolaylıkla ikna edilebilecek, manipüle edilebilecek, istendiği zaman kalbiyle oynanabilecek, Batı’dan gelmiş vâris değildi. Gülümse. O da kendince bir canavardı.
Sayfa 371Kitabı okudu
“O yüzden, beni daha fazla kandıramazsın. Sen hâlâ kurtarmak için canımı önüne atacağım, aynı boyun eğmez kadınsın. Ben sana ve senin her şeyden daha kıymetli olduğuna inanmayı seçtim, şimdi de sen seç. Savaşmaya devam edecek misin yoksa pes mi edeceksin?”
Sayfa 341Kitabı okudu
“… ve ben senden nefret ederken bile seni sevmekten vazgeçemedim.” Seviyorum. Sevmiştim Nefret etmiştim. Seviyorum. O an Juliette’in tek düşünebildiği şuydu: Lütfen, lütfen, lütfen. Lütfen beni tekrar kırma.
Sayfa 341Kitabı okudu
Reklam
“Bir canavar,” dedi dudakları Juliette’in saçlarına dokunurken, “yas tutmaz.”
Sayfa 340Kitabı okudu
“Neyi başardık? Yalnızca daha fazla kan döktük…” “Sakın,” dedi Roma. “Sakın şimdi dağılayım deme dorogaya.”
Sayfa 339Kitabı okudu
Dört yıl önce beni seçtin. Neden hâlâ beni seçiyorsun? Keskin köşelerim ve seninkilerden çok daha kanlı ellerimle bu halimi de seçer miydi ?
Sayfa 320Kitabı okudu
“Seni seçtim. Gerçeği öğrenmiş olmaktan memnun musun?” Beni seçti. Roma’nın artık duygusuz biri olduğuna inanmıştı. Juliette ona aşkını sunmuşken kalkıp ona ihanet ettiğine inanmıştı. Ama bunun yerine aslında Roma inandığı her şeyin aksine hareket etmişti. Elini düzinelerce masumun kanıyla kirletmiş, sırf Juliette’i hayatta ve güvende tutmak için, onu babasının tehlikesinden korumak için kalbine jiletler saplamıştı.
Sayfa 319Kitabı okudu
Şehri, çetesi, ailesi. Ailesi, çetesi, şehri.
Sayfa 319Kitabı okudu
“Astra inclinant,” diye fısıldadı rüzgâra. Latince yaptığı bu alıntı kalp kırıcı bir şekilde içtendi. “…sed non obligant.” Yıldızlar bizi yönlendirir, yolumuzu kesmez.
Sayfa 318Kitabı okudu
790 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.