Bir an içimi nereye gittiğimi görmek için dönüp bakmak isteği kapladı. Bu zihnin son meydan okumasıydı. Ama beden bunu kabul etmedi, ensem felç olmuş, şimdiden ölmüş gibiydi.
Beni arka sıraya sırtım atın arkasına gelecek şekilde oturtmuşlardı. Gösterilen bu son özen içimi ürpertti. Arabanın içinde biraz da olsa insanlık kalmıştı.
İçim kararmış, yalnız kalmış, umudumu kaybetmiş bir halde yeniden iskemleye yığıldım. Artık gelip beni götürebilirler, hiçbir şey umurumda değil, "YÜREĞİMDEKİ SON TEL DE KOPTU." Bana yapacaklarına hazırım.