“Tek avunulacak nokta, siz de merkezsinizdir aslında, tabii o da sizi böylesine seviyorsa. Ama ya değilse? Işte o zaman aman kaçın, durmayın, gidin.. Yaşanmaz öyle.”
“Sevgili çizgilerim benim, sevgili kırışıklıklarım, sizi ne kadar seviyorum... Siz bana ne çok sey öğrettiniz... Siz beni ne kadar çok seviyorsunuz... Siz benim mutluluğum, siz benim savaşım, siz benim mutsuzluğum, siz benim acılarım, siz benim özgürlüğümsünüz... Sevgili, ince, küçük, zarif çizgilerim... Dostlarım. Siz olmasanız ben ne yapardım? Siz benim kararlığım, siz benim gücümsünüz. Sizi oluşturana dek neler yaşadım... neler çektim... nasıl savaştım ben... ve size böyle anlayışla, mutlulukla bakabilmek için... ne çok uğraştım.”
“İnsanlar birbirlerine ‘öl’ dememeli ve ‘öl’ deyince de kimse ölmemeli. Kimse ‘öl desem ölür’ diye gurur duymamalı. Kimse kimseden bir şey istememeli, beklememeli. Hele hele değişmesini hiç.”
“Kararlı olmayı öğrenmelisin . Evet, karar vermek ötekinden vazgeçmektir ama vermelisin. Güçlü olmak için bu gerek. Yalnızca aşk yetmiyor. Karar vermeyi ve vazgeçmeyi bilmek gerek.”
“Hem sen benle ne biçim konuşuyorsun bakim, hadi canım sen de filan gibi.” Bunu dışımdan söylememeliyim, çünkü evlilikte özveri gerek,özen gerek… Kavgaları önlemek gerek ki, saygı yitirilmesin.