"Kesin deneyimlerime dayanarak derim ki, istenilen şeyin olanaksızlığından söz etmek; işin basite indirgenmesinden, düzenli olarak yapılmamasından, yorulmayı göze almamaktan başka bir şey değildir."
"İnsanlarda saygı göstermenin, itaat ve boyun eğmenin kendiliğinden -maddi anlamda değil, manevi anlamda üstün olanlarda- görülmesi, insan ruhunun gereklerindendir."
"Mutlakiyet, beylerin kullandıkları büyük laflardan biridir. Bugün ona "faşizm", ya da "irtica-gericilik" ya da "totaliter diktatörlük" diyebilirsiniz. Beylerimiz ad değiştirmeyi, aynı şeye başka adlar takmayı severler.
Bütün bu büyük lafların birçok benzerlikleri vardır; vatandaşlık, anayurdun çıkarı ve benzeri parlak sözcüklerle tanımlanırlar. Ve bir de bakarsınız ki, anayurdun çıkarı dedikleri hemen her zaman kendilerinin çıkarlarından başka bir şey değildir."
"...Bülteni şu sözlerle kapattı: 'İmparatorun sağlığı hiç daha iyi olmamıştı.' Korkunç yıkım, ölüm ve keder, birçok cesur hayatın kaybedilmesi, hepsi bir paralı askerin kişisel kariyerindeki bir olay olarak sayıldı!"
"Medeni kanun, sonrasında Code Napolyon olarak anıldı. 1804'te yayınlandı. Ticaret ve ceza kanunları onu takip etti. Napolyon'un yasal sisteminin günümüzdeki dünyanın yasamasının temelini oluşturduğunu söylemek yeterlidir. Code Napolyon'un önemi birkaç kelimede anlatılmak istense, eski Fransa'nın kanunlarının ve geleneklerinin birçoğunu temsil eden, devrim tarafından temizlenmiş ve Napolyon'un zekası tarafından Latin şekline dökülmüş; babaya ait, otoriter, açık ama esnemeyen olarak tanımlanabilir."