Kendi başına ayakta duramayan, kendisinden ve dünyadan habersiz, nereye sürüklenirse oraya giden insan toplulukları, mevcut kaosu daha da derinleştirmekten başka bir işe yaramıyor. İnsan kalitemizi artırmak için sabırla ve sebatla çalışmak gerekiyor..
Teknolojinin hayatı kolaylaştırıcı etkisinin ciddi bir tembelliği de beraberinde getirdiği düşünülürse, günümüzde ideallere ömür adamak daha da zahmetli. Ancak İslam dünyası olarak içine düştüğümüz karanlık tünelden, başka çıkış yok. Temel meselelerimizi, eksiklerimizi ve yapmamız gerekenleri büyük bir ciddiyetle ele alarak deliler gibi çalışmaktan başka çare yok. "Kahrolsun" diye slogan attığımız devletlerin, dünyevi görevlerini nasıl ciddiyetle ve inatla yaptıklarını düşününce hele...
Kitaplardan okunduğunda İslam güzel; ancak insanlar bu İslam'ın mensuplarına baktığında şöyle diyor: "Öyleyse neden kendi mensuplarına faydalı olmadı?"
Dahası, en başarılı atletler geçmişteki başarısızlıkları unutabilen ve gelecekte benzer başarısızlıkların yaşanma ihtimalini göz ardı edebilen, böylece hareketlerinin "ŞİMDİ"sine odaklanabilenlerdir.
Ey oğul, bil ki günler saatleri, saatlerse nefesleri kovalıyor. Herkesin kendisi için hazırladığı bir hazinesi var. Değersiz bir şey için nefesini tüketmekten sakın ki, kıyamet gününde hazinenin boş bulup, pişman olmayasın.