Şermin Yaşar ve öyküler...
Ve yazarın öyküleriyle bütünleşen kitaplar...
Yazar seni, beni, onu yani bizi anlatıyor. En doğal halimizle; hırslarımızla, kinlerimizle, üzüntü ve kederimizle, en çocuk halimizle, korkularımızla kısaca insanı insan yapan kavramları anlatıyor.
Bazen bir tanıdığımızı anlatan satırları buluyoruz bazende hiç tanımadığımız ama iyi ki tanımışım seni dediğimiz güzel yürekli insanları. İşte yazar bir şekilde dokunuyor okurunun yüreğine.
'Deli Tarla' kitabıda yazarın öykülerinden oluşan diğer kitapları gibi . Üslûbu yine aynı samimi, doğal ve kolay anlaşılır bir dille sürükleyici bir anlatım.
Bir öykü bitince hemen diğerine geçmek isteyeceğiniz sayfalar.
Daha ne diyeyim yazar bizim yazar olunca, ee öyküler de bizden olunca geriye ne kalıyor?
Okunmayı bekleyen birbirinden bağımsız on altı yaşam ve bu yaşamların içine bir yerlerden sızan milyonlarca insan.
Ben de pek öykü okumayı sevmeyenlerdenim, ama Şermin Yaşar 'ın öyküleri çok özel ve güzel. İnsan ayıla bayıla okuyor:) Okuyunca anlayacaksın.Kalemi müthiş güzel 👏📚
Otuz yaşındaydım. Ama kırk yaşında, elli yaşında da olsan annen hayattaysa ona hep ihtiyaç duyuyorsun. Annen yaşadığı sürece elini ona doğru uzatıyorsun, tutmak istiyorsun.
Öyle oluyor gerçekten.Bu kitabı okurken bu satırlarda gözyaşlarıma hakim olamamıştım🥹Hayat herkese eşit davranmıyor maalesef 🥹
Geçen yıl çok sevdiğim kitaplar arasındaydı bu kitap,keyifle okuyun güzel arkadaşım 💜📚