Düşünce illetinden (!) kurtulabilmek için elinden geleni yapan, neredeyse beynini tırnaklarıyla kazımakta olan bir ülkede, düşünce ürünleri oluşturabilmek çok güç bir iş.
Okur Takip Önerileri
Martı böyledir işte; turuncu renkli, iri gözlerinde daüssılalar tutuşsa da öyle uçuverecekmiş gibi gerinse de gidemez, gidemez, gidemez!
Bu siren bunu anlamalı, ısrardan vazgeçmelidir. Yoksa bu misilsiz bir gaddarlık olur: Martı her gece, bu saatte, böyle uçuverecekmiş gibi gerinmemelidir; çünkü o uçamaz, uçmaz.
Sayfa 45 - İletişim Yayınları
Ah, bir şans daha, sadece bir tek başlama şansı daha verilse, bir kerecik daha başlama şansı verilse!
Lakin ne çıkar: Hangi kahraman, hangi duyguyu veya ülfeti, alışkanlığın elinde soysuzlaşmaktan kurtarabildi, her defasında, hangi kahraman, ilkinde olduğu gibi borçsuz ve alacaksız kaldı?
Dışarda her şey beyhude
Sayfa 44 - İletişim Yayınları
Martı buradan ayrılamaz, gidemez, gidemez işte...
Hem gitse ne olacak sanki. Her yerde birden olamadıktan sonra ne olacak sanki?
Sayfa 43 - İletişim Yayınları
Şu anda yasa da benim, adalet de. Kıyıcı, acımasız onlar, ezilen benim. İşte onun yüzünden kutsal bildiğim her şeyimi, yurdumu, karımı, çocuklarımı, annemi, babamı yitirdim. Bütün sevdiklerimden ayrıldım. İğrendiğim, nefret ettiğim her şey işte o gemidedir.
Sayfa 121 - Evrensel İletişim Yayınları, Kaptan Nemo
Geçmişte korkunç olaylar yaşadığı belliydi. Bu olaylar nedeniyle topluma başkaldırıp özgürlüğü seçmişti. Hiçbir insan, hatta ülkeler bile, bu adamla başa çıkamazlardı. Ondan hesap soramazdı. İçinde insanlık sevgisi, Tanrı korkusu taşımıyorsa bir insan, ona kim ve nasıl engel olabilirdi? Sadece vicdanıyla baş başaydı
Sayfa 24 - Evrensel İletişim Yayınları