Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.40
Leylâ Âyşe
Leylâ Âyşe
@LeylaAysee
Okuduğum en güzel cümle: “Vekil olarak الله yeter.”
Bi gün özgür olacaksın...
Elimde ilk baskısı olan gözüm gibi baktığım nadide bi eser. İki gazetecinin kaleme aldığı bu eser özellikle Ortadoğu’nun kadim tarihine bakış, İsrail devletinin nasıl kurulduğunu çok detaylı şekilde anlatıyor. Bugün halen çatışmanın, zulmün bitmediği her geçen gün toprakları gittikçe İsrail’in bi parçası haline gelen, getirilen Filistin’in yetim kalışına yüreğim buruk, gözüm dolu bakıyorum. Mutlaka okuyun derim, hatta tekrar tekrar okumanızı ve kütüphanenizde yeni eski farketmez bi baskısını arşivleyin derim.
Cânım mahallelerimiz
Mahalle kültürünün ölmediği zamanlarda yaşanan öyküleri anlatıyor.
Çocukluk aşkına kavuşamadığı için meczup olanları, temizlik hastalığına yakalanları, sevdiği kızın gelin arabasının üzerindeki tozları silen deli Bülent ve daha pek çok hüzünlü, samimi, hatta harbi öyküler var kitabın içinde. Gözünüzün dolacağı ve buram buram nostalji kokusunun burnunuzun ucunda tüteceği, ah keşke yine o günlerdeki gibi sahici hayatlarımız olsun dedirten cinsten bi kitap. Ve Serkan Üstüner’in ilk kitabı.
Modernleşmenin yolu
'Modernleşmenin' yolunu milyonlarca insanın katledilmesi gibi gören Avrupa ve ona hayran doğulular... Hep bu yaman çelişkiyi sorgularım içimde. Modernleşme adı altında geçmişte ve günümüzdeki soykırımlarda kardeşlerimizi, canlarımızı, topraklarımızı yok eden ve bunu yaparkende dünyada 'kaliteli ırk' kalkanıyla tüm arsızlığıyla duran vampirlere büyük hayranlık besleyen insanlar. Stockholm sendromuna en somut örnek... Ve içimi acıtan en yaralıyıcı örnek. Geçen biri 'Avrupa modernleşmeyi çok güzel becerdi deyince yüzümdeki acı gülümseyle milyonlarca masumun kanları üzerinde dans ederek becerdi' oldu..
Okur Takip Önerileri
Siddhartha’nın yolculuğu
Siddhartha’nın bi hedefi vardı: arınmış olmak, susamalardan arınmış, istemelerden arınmış, düşlerden, sevinçlerden, acılardan arınmış olmak. Hakikate ulaşmak...
Ve bu hedefe ulaşmak için yollar aramaya başlıyor. Hakikati aramak için girdiği yollarda yüreğini ikna edemiyor bir türlü. Hakikati aramaktan vazgeçtiği için değil aradığını bulmanın yolunun Buddha’dan geçmediğini anladığı için... Ve sonunda önce ‘ben’i keşfetmeden bir sonuca varamayacağını, özgür olamayacağını, hakikate kavuşamayacağını kavrıyor ve “Aramak bi şeye bağlı olmaktır, bulmak ise özgür olmaktır. Evet, bulmak özgürlüğün ta kendisidir” diyor Siddhartha.
Gözümüzün önünde yok olan Suriye
Ebu Ali'lere selam olsun... Kanayan yaram Suriye; acı, kan, gözyaşı, zulüm, ölüm. Anlatılan hikayeler geçmişte kaldı diyemiyoruz. Ogünden bugüne katlanarak artan bi zulmü izlemeye devam ediyoruz. Önümüze düşen görüntülere karşı merhamet yorgunu olmuş yüreklerimizi diriltmek için vicdanımıza sığınıyoruz. Hangi derdimizin hangi günlük sıkıntımızı burnumuzun tam dibinde yaşananlarla kıyaslayabiliriz ki... İnanmış insanların neleri başarabileceklerini cesaretin, fedakarlığın, ölümün bi nefes kadar yakın olduğunu en yalın haliyle okuyor olacaksınız. Bugün herşey bitti, geçti ogünler demeyi ne kadar çok isterdim ki, diyemiyorum. Ama umudumu kaybetmiş değilim. Cennet bahçelerine göç etmiş yüz binlerce kardeşim, şehit olmak için mücadele eden binlercesi... Satır aralarında sesimizi dünyaya duyurun diyor mücahidler. Bugün seslerini sağır sultan duydu ama duymamazlığa, görmemezliğe gelmeyi tercih ediyorlar. Öldürmeye doyamadılar. Şehirler, taşlar, duvarlar, sokaklar bile öldü. Milyonlarca muhacire ensar oldu güzel vatanım. Muhacirlik nedir bilirim. İyi ki ahiret var. İyi ki Allah'ın sonsuz adaleti var...
