Resulü Kibriya Aleyhisselatu Vesselam Efendimiz Ashabı ile, yani kardeşleri ve arkadaşları ile beraber yemek yemiş, beraber uyumuş, beraber dinlenmiş, beraber gülüşmüş, beraber ağlamıştır.
Yeryüzünde hiçbir şeyh Resulü Kibriya Aleyhisselatu Vesselam’ın hayatında var olanın üzerine tek bir şey daha koyma hakkına sahip değildir.
Deistler bir Tanrı'ya inandıklarını zannederlerken aslında kendilerini kafalarında oluşturdukları Tanrılarına iman noktasından hareket etmeye mecbur etmişlerdir.
Kitap bir çırpıda bitti, oldukça akıcıydı, roman tarzında. Bir deistin pskolojisini, düşünce şeklini okuyoruz bu kitapta. Aslında çıkarılacak çok ders varsa da bir tanesine işaret etmek isterim. Baş karakterimiz bir Tanrıya inanıyor evet, fakat kendi aklıyla kurguladığı bir tanrıya inandığını görmekteyiz, tıpkı kendi kafasında kurguladığı
Tarihsel kökenimiz de var olan kıymetli insanların hayatı nasıldı ne söylediler ne yaşadılar nasıl bir üretim yaptılar ve bu üretimde dünyaya ne kattılar, bunu sıkmadan basit bir dille anlatıldığı kitap…
Çılgın bir fikre bağlanarak inanarak yapmanın neticesinde kocaman bir marka haline nasıl geldiğini nasıl süreçlerden geçtiğini sürükleyici bir anlatımla yazılmış. Eğer kendi girişimini kurmayı düşüneniniz var ise kitapta ilham alacağınız bir çok yer bulunmakta. Gerçekten motive ediyor insanı. İşini aşkla yapmak ve ALLAH’ın nasibi…