Onur

Ama sen uzaklardaydın ey kalbim Uzaklardaydın, sevdiğim uzaklardaydı Ayın yıldızların çağlayarak Berrak şelaleler yaparak Coşku içinde aktığı Bir yerlerdeydi. Hani bir gün bir çobana rastlamıştık Adı Ferhat mıydı neydi Koyunların, kuşların, böceklerin ve çiçeklerin Sadakatten mest oldukları Her birinin gözlerinde Kaybolur gibi kayar
Reklam
Şehir soyunmuş diyor biri Şehrin elbisesini çalmışlar. … Bir adam belki de en çok bir rüzgardır şimdi Sisli yabancı gölge gibi gezgin bir rüzgar Şehri bir yabancı gibi dolaşıyor … Akıl bir akreptir intihara hazır. … O en öksüz köşesine sığındığımız yalnızlığın Yalnızlığın teselli çiçekleri üstümüze Göçen son kuşların sedef gagalarından dökülür Şehir bir mahşer gibi içimizde ölür.
Elleriniz kök salmış zamana O inanmışlar çağının. … Zaman akar yer direnir gökyüzü kanat gerer Siz ölümsüz çiçeği taşırsınız göğsünüzde Karanlığın ormanında iman güneşidir gözünüz Soluğunuz umutsuz ceylanların gözyaşına sünger. … Rahmet şarkısı söyler yağmurlar … Şimdi siz taşıyorsunuz müjdenin kurşun yükünü Çatlayacak yalanın çelik kabuğu Sizin bahçenizde bğyğyecek Aşkın ve inancın güneş yüzlü çocuğu.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hatırlananlar yaşananlarla örtüşmez, anlatılanlar da hatırlananlarla.
Bazen kötüler, nadiren de iyiler kazanır. Çoğunlukla herkes kaybeder.
Reklam
Halbuki ben onun düşmekten korktuğu uçurumun dibindeyim.
Tesadüf, talih ve bahtsızlık.. Hepsi kaderin şubesidir.
“Reenkarnasyona inanıyor musunuz efendim?” “Ben bu yaşta rezervasyona bile inanmıyorum” dedim.
Pinokyo, Gepetto aleyhine tanıklık edemezdi.
Aklın yolu belli; kalbin yoluysa yalnızca yüründükçe var oluyor. Düşünceler hep aynı kalabilir, duygularsa mütemadiyen değişir.
Reklam
Ne? Yanlışın var birader, dünya nüfusu zaten 7 milyar?” “Doğru. Tarih boyunca yaşayıp ölmüş insanların sayısı da 110 milyar.” “Çokmuş be! Demek ki toprağın altı üstünden kalabalık?!” “Sizce bu ne anlama geliyor?” “Nerden bileyim?” “Kıyametin büyük kısmı koptu zaten.
Bu kitapta anlatılanların tümü hayal mahsulüdür. Umarım asla gerçekleşmezler.
“Onun yerinde olsaydım böyle yapmazdım” demek , “ben 2 sayısının yerinde olsaydım, 3 ile toplandığımda 5 etmezdim” demek gibidir.
Umutsuzluk ile umut iç içedir. Evreni hizaya getiremezsin.
İnsanları yadırgamak, düşünmeyi bilmeyenlerin meşgalesidir.
92 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.