Ethan, sudan ve yüzmekten korkan bir çocuk. Tatilde babası onu zorla havuza atar, korkusuyla da dalga geçer. Yapılanlar ve söylenenler Ethan’ ın zoruna gider, babasına kendini ispat etmek için sahildeki kayığa binerek okyanusa açılır. Kayık alabora olup çocuk boğulur. Kitabın başından sonuna kadar plan bölümü onun komada gördüğü düş üzerine. Ethan, ıssız bir adada. Peşinde onu takip eden bir kurt var ki bu babası. Sonra ağaç ev, kardeşi Ollie… Zaman zaman hatırladığı yerler de vardır. Onun hayata dönüşü ve ailesinin pişmanlığı üzerine kurgulanmış. Korkularla baş etmek kolay değildir. Kitabın başı beni çok gerdi, çocuk korkusuyla yüzleşirken siz de o ruhundaki açmazlara gidiyorsunuz.
Emel, Pakistan’ da yaşayan bir ailenin ilk kızı. Kendisi hariç 4 kız kardeşi daha var. Emel, okulu ve okumayı çok seviyor. Annesinin son kardeşini de kız doğurması onun evdeki sorumluluğunu arttırdı. Annesi bir de depresyona girince tim işler ona kaldı. Bu sırada babası da işler iyi gitmeyince borç almıştı. Tüm bunlardan sıkılan Emel bir gün tek başına çarşıya çıkar. Evin ihtiyaçlarıyla birlikte arkadaşları Hafsa ve Ömer için de nar alır. Yolda dalgın dalgın yürürken ona araba çarpar. Çarpan araba Cevat Bey’ e aittir. Kendisi toprak sahibi ve gaddar biridir. Çarptığı için özür dileyeceği yerde elindeki narı da ister. Emel de cevap verir… Bedelini ağır ödeyeceği cevap. Cevat Bey, herkes içinde küçük düşürülmeyi Emel’ i evine hizmetçi olarak almayla ödetir. Annesi Nesrin Hanım’ ın özel hizmetçisi. Başlarda eve alışmak zor gelir. Sonra oradakileri sever. Nebile’ ye okuma yazma öğretir.
Eve sürekli polisler gelmektedir. Cevat Bey, bürokrat birinin oğlunu öldürmüş ve gömmüştür. Bunu Nebile ve Emel, onlar konuşurlarken duyar. Cesedin yerini Bilal onlara söyler. Her şeyi polise öğretmeni aracılığıyla iletirler. Cevat Bey ve babası Kağan Efendi tutuklanır. Nesrin Hanım büyük oğlunun yanına giderken birkaç hizmetçisi hariç diğerlerini evine yollar. Emel de böylece özgür kalır.
Okumak İstiyorumAisha Saeed · Beyaz Balina Yayınları · 2019316 okunma
Hindistan’da bir çocuk yavru fille arkadaş olup onu eğitir. Kari adı verdiği fili ve Kopee adında bir maymunu vardır. Birlikte birçok şey yaşıyorlar. En sonda da İngilizlerin kibrit atması üzerine çıkan yangında fili serbest bırakıyor. Adamlar biri ezilerek ölür ve Kari de ormana kaçar. Kitap böyle biter.
Kari köpeklerden korkmamayı öğrenirken bie köpeği çiğneyerek öldürür, sonra bie yılanın üstüne basıp eser. En sonda da bir insanı… Bunların dışında dostluk konulu güzel bir kitap.
Zia içinde gölge oda adını verdiği depresyonla mücadele etmektedir. Bunun adının depresyon olduğunu bilmediği için de ona gölge oda adı vermektedir.
Bir gün anneannesinin evinde çatı katında bir sözlük ve içinde silgi bulur. Bu silgiyle kelimeli silince gerçek hayatta da onların yok olduğunu fark eder. Korkuyu siler ama bu sefer anneannesi elini ocakta yakar çünkü yanma korkusu yoktur. Sonra acıyı sonra da hüznü siler. Anlar ki kelimeleri tamamen silmek başka sorunları da getirmektedir. Bir gün anneannesinin de o sözlükten kelimeleri sildiğini öğrenir çünkü demans hastalığıyla ve yaşadığı acılarla mücadele etme yöntemi budur. Zia yaşadığı duyguları anlatır annesine anlatır. Depresyonu o gün öğrenir. Aslında anneannesi ve annesi de bunu yaşamıştır. Sözlükten tüm kelimeleri silince hayat eskiye döner.
Depresyon sadece yaşayanların anlayabileceği bir duydu ve biz fark etmeden de çevremizdekiler bunu yaşayabiliyor. Onları anladığımızı göstermek için bu kitap iyi bir seçenek.
Wanda, Polonyalı öksüz ve fakir bir kızdır. 13 numaralı sınıftaki kızlar onun hep aynı mavi elbiseyi ve aynı topuklu kahverengi, bağcıklı ayakkabı giymesiyle alay ederler. O ise, dolabında 100 elbise olduğunu söyler.
Bir gün bir resim yarışması olur. Wanda çizdiği resimle 1. Olur ama ödülünü almaya gelmez çünkü onlar artık taşınmıştır. Onunla sürekli dalga geçen Peggy ve Maddie ise gitmemeye ikna etmek için evine kadar giderler ama bulamazlar. Sonra ona bir mektup yazarlar. Mektubun karşılığı da Noel günü gelir. Çizdiği mavi elbisenin Peggy’ ye , yeşil elbisenin Maddie’ ye verilmesini ister. Peggy anlar ki aslında resimler kozlara benzemektedir. Onlar ona kötü davransa da Wanda kendilerini sevmiştir.
Yazar yıllar önce okullarında dalga geçtiği sınıf arkadaşı için özür mahiyetinde bu kitabı yazmıştır. Bu daha güzel bir ayrıntı. Belki yollar sonra affedilme isteği…