Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Büşra Kaya

Büşra Kaya
@Ojelikoala
Reklam
GERÇEĞİN AŞKI
Hiç kuşku yok ki, âşıkların sevgisiyle gerçek dostluk arasında benzer bir yan vardır. Onların aşkına delice bir dostluk denebilir. Bir insan, yararı için âşık olabilir mi? Ya da bir tutku, bir ün uğruna? Aşk, onları her şeye sırt çevirterek, sadece kendisi için, güzelliğin çekici isteğiyle ve karşılıklı bir sevgi umuduyla yakar tutuşturur.
Sayfa 53 - Jaguar

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Zincirlere karşı kendisine yardım edecek bir dost edinse insan, ilk zincir şıkırtısında sır oluverir dostu.
Sayfa 52 - Jaguar
Dostluk kurulmadan önce yargılamalı, dostluk kurulduktan sonra ise güvenmelidir artık ona Theophrastus'un öğütlerine aykırı olarak, bir insanı bir kanıya vardıktan sonra sevecek yerde, sevdikten sonra bir karara varmak isteyenler, işi tersinden tuttukları için her şeyi altüst ederler.
Sayfa 36 - Jaguar
Reklam
Ruhunda sürekli olarak yerleşip kalacak bir şey elde etmek istersen, seçkin değerlerle bir arada kalman, onlardan beslenmen gerekir. Her yerde olan hiçbir yerde değildir.
Sayfa 35 - Jaguar
İnsanlar öylesine akılsız ki, bir kimseden küçücük, değersiz, yerine konabilir bir şey aldılar mı, kendilerinin borçlu sırasına konmasına göz yumuyorlar da, minnettar olunsa bile, karşılığı verilemeyecek tek şeyi, yani zamanı alan insan, hiçbir şekilde borçlu saymıyor kendini.
Sayfa 34 - Jaguar
Zaman
Yanıldığımız bir nokta var: Sanıyoruz ki ölüm önümüzdedir; oysa ölümün büyük bir kısmı şimdiden geçip gitmiştir. Hayatımızın geride kalan kısmını ölüm eline geçirmiş. O halde, bana yazdığın gibi davran Lucilius'um, sarıl bütün saatlerine: Bugününe el koyarsan, daha az bağlı kalacaksın yarına. Böyledir bu iş: Yaşamak ertelendi mi, hızla akar geçer. Her şey yabancıdır bize. Lucilius, bizim olan bir tek şey var: zaman. Doğa, yalnız bunu, bir tek bu kaçıcı ve kaygan şeyi vermiş bize...
Sayfa 33 - Jaguar
Seneca için felsefe iyi bir yaşam yoludur; bir ruh eğitimi, bir kişilik edinme sanatıdır. Felsefe, insanı bir yaşam deneyimi gibi olgun kılar; yaşam deneyimi yaşla gelir, felsefe ise gençken olgunlaştırır insanı. Çünkü ona göre felsefe, "İnsanların, tanrıların gerçeğini araştırır, bulmaya çalışır; doğaya uygun yaşam yolunu gösterir insanlara."
Sayfa 22 - Jaguar
Tanrım bize bir salıncak! Çok çabuk geçmek için şu olup bitenleri Bir daha, bir daha, bir daha Unutmak, unutmak, unutmak.
Sayfa 238
Reklam
Belki de bir Tanrısı var acının, hüznün, ayrılığın Ki durup dururken öyle ansızın yürüdükleri....
Sayfa 214
Kaçsam o da bir türlü karanlık şimdi Ne kadar aynı bir dünyadayız seninle Aşka, döğüşe, maviye yetmek için Biriyim, cesurum, var mısın ellerime Bir başka sabaha kadar içelim.
Sayfa 212
Hayatın anlamını kesintisiz yaşam sevincinde aradığınız oranda, hayal kırıklı­ğı büyük olur. Sürekli keyif saçmak isteyen birisine bir müd­det sonra bizzat kendisinden gına gelir. Her ateş söner bir noktada, o zaman yapacağınız tek şey külleri karıştırıp yakılabilir bir şeyler bulmaya çalışmaktır.
Sayfa 87 - İletişim
Umutsuzlar Parkı
Ben ki bir ölüyü beklemekle geçirdim geceyi Bir ölüyü ve ölünün bütün inceliklerini ... Ama o gün bugündür ayrılmadım ben Ayrılmadım işte o Beklediğim ölüden.
Sayfa 169 - YKY
Yaşam ve ölüm meselesini zaten etkisiz kalacak şekilde yasaklar ve tabularla savuşturmak yerine atak bir tutumla masaya yatırmak gerekir. Evet, hayatı terk etmek ilke olarak bir olanaktır, insanın kendini öldürmesinde eskiden olduğu gibi bir “cinayet” değildir söz konusu olan. Gerçi kasıt unsu­ru eksik değildir ama alçakça saiklere dayanan hainlik yok­tur, kimse bundan ötürü itham ve mahkûm edilemez, insan zaten hayatı reddedebilen bir mahluktur. Yaşama mecburi­yeti, yaşamak zorunda olma yükümlülüğü, anlaşılır bir kav­ram değildir. Ölmeyi tercih etmek, yaşama sanatının bir se­çeneğidir, Seneca daha M.S. 1. yüzyılda, Lucilius’a Etik Üze­rine Mektupları’nda söyler bunu.
Sayfa 66 - İletişim
Pozitif olanı dengelemek, hayatın kutupsal­lığını yeniden tesis etmek, mutluluğun ölçüsünü kaçırma­mak için üzüntüyü bilinçli olarak davet edebilirsiniz. Friedrich Hollaender’in Marlene Dietrich’in söylediği bir şarkısın­da dile geldiği gibi: Bir şey dileyebilecek olsam kendime Azıcık mutlu olmayı isterdim Çünkü, fazlaca mutlu olsaydım Üzüntünün hasretini çekerdim.
Sayfa 53 - İletişim
Reklam
Buluğ çağında çocukluğunun yitik günlerine, sonbaharda düşen yapraklara ve kelleşen ağaçlara bakıp melankoliye kapılma­yan, hayatta bir şeyleri yanlış yapıyor demektir.
Sayfa 50 - İletişim
334 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.