Ömer Faruk Özmen

Ömer Faruk Özmen
@OmerFarukOzmen
Mühendis
Lisans
Eskişehir
Eskişehir
33 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
817 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Okudukça Derinleşen Seri
Zaman Çarkı serisine 2. kez başladığımı ve Dünyanın Gözü’nü de 3. defa okuduğumu belirtmeliyim. Yani Zaman Çarkı’ndan sonra boşluğa düşen ve sürekli bu evrene yeniden girmek isteyen okurlardanım. 5 senelik aradan sonra daha ilk sayfadan itibaren, kendimi eve dönmüşüm, çok özlediğim arkadaşlarımla bir araya gelmişim gibi hissettim. Üçüncü kez okuduğunuz bir kitapta tabii ki sayfaları ilk okumanızda olduğu kadar merakla çevirmiyorsunuz ama bunun yerine yazarın son kitaplarda ortaya çıkacak şeylerle ilgili serpiştirdiği küçük ip uçlarını topluyor ve oluşturulan kurguya hayran kalıyorsunuz. Tüm karakterlerin serinin sonunda geleceği son noktayı çok iyi bildiğinizden gelişimlerinin ne kadar tutarlı olduğunu ve yaşadıkları insani çelişkilerin gelişimlerindeki etkisini çok daha iyi takdir ediyorsunuz. Özetle; kitabı ilk defa okumuş biri gibi inceleme yapamayacağım için fantastik kurgu seven herkese, seriye muhakkak başlamalarını öneriyor ve serinin genelinden çok memnun kalacaklarını garanti ediyorum.
Dünyanın Gözü
Dünyanın GözüRobert Jordan · İthaki Yayınları · 20191,730 okunma
Reklam
375 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Ne Kadar Geç Kalmışım
Uzun süre fantastik kurgu kitaplar okumuş ve başka tarz bir kitabın beni doyuramayacağı hissiyatına kapılmaya başlamışken, uzun zamandır kitaplığımda şans bekleyen bu kitabı elime almamla birlikte ne kadar yanıldığımı farkettim. Hasan, Emir ve Sohrab ile çok büyük bir yakınlık kurdum ve bu yüzden de okuduğum her sayfa beni olması gerekenden daha fazla etkiledi, yaraladı. Emir'e karşı duyduğum hisler belki de en karmaşık olanlardı. Başlardaki kızgınlığım ilerleyen bölümlerde, onun kefareti ile beraber saygı ve gönüldaşlığa evrildi. Hasan'ın mutlak sadakat ve dostluğuna hayran kaldım. Sohrab'ın yaşadıklarıyla ve küçük yaşında mücadele ettikleriyle yoruldum ve onun diğer Afgan çocuklara göre nispeten şanslı olduğunu hatırladığım her seferde tekrar tekrar sasıldım, yıkıldım. Hikayenin parça parça nesil arasında gidip gelerek kendini tekrarlayan ve tamamlayan kurgusunu çok beğendim ve bunca zaman bu kitabı kitaplıkta beklettiğim için kendime kızmayı da ihmal etmedim. Not: Kitaptaki bir karakterin Emir'e yaptığı "kendi yurdunda ezelden beri turist olmak" eleştirisini yazarın biraz da kendisine yapmış olduğuna inanıyor hatta buna inanmayı umuyorum.
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021165,4bin okunma
636 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
56 günde okudu
Aklımda deli sorular
Kuşatma, ilk kitaba kıyasla biraz daha yavaş akmasına rağmen son kısımlarında yine verdiğiniz emeği boşa çıkarmıyor. Sanderson'un ince zekasına yakışır ters köşeleriyle sizi şaşırtmayı başarıyor. Kitap felsefi konularda bolca kafa yormanızı istiyor. Bir hükümdar olmanın anlamanı sürekli sorgulamak ve anlamaya çalışmak bunlardan biri. Bir hükümdar halkı tarafından nasıl görülmelidir ya da kendini halkı karşısında nasıl bir konuma oturtmalıdır. Bir diğer önemli felsefik tartışma da; kişinin sahip olduğu yetenekleri bulunduğu topluluğun iyiliği için kullanırken uyması gereken ahlaki sınırlar nelerdir ve kişi hangi noktaya kadar esneyebilir. İşte bu iki önemli soru çevresinde ana karakterlerimiz kitap boyunca olgunlaşıp gelişiyor ve kitabın sonunda ulaştıkları nokta sebep oldukları sonuçları önemsememeksiniz sizi mutlu edebiliyor. İlk kitabın sonunda Lord Hükümdar'ın söylediği sözler nihayet anlam kazanıyor. Ve kitap sizi çok zor bir soru ile baş başa bırakıyor: "Acaba Lord Hükümdar'ı öldürmek gerçekten de iyi bir fikir miydi?"
Sissoylu - Kuşatma
Sissoylu - KuşatmaBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2015783 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
580 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Sanderson yine hayal kırıklığına uğratmıyor
Sadık bir Sanderson takipçisi olarak, tam da yazardan beklemem gereken şeyleri az çok anlayabileceğimi düşünmeye başlamışken, oluşturduğu büyü sistemi ile beni yine şaşırtmayı başardı. Diğer kitaplarındaki sistemlere kıyasla bana biraz daha pasif bir sistem gibi gelmiş olmasına rağmen işin özgünlüğü ve zeka kıvılcımı da buradaydı zaten. Karakterler Sanderson kitaplarının tümünde gördüğümüz gibi .ok iyi bir gelişim gösteriyor ve biz de bunu her sayfayla beraber çok güzel takip edebiliyoruz. Kitapta her zaman olduğu gibi güçlü kadın karakterler vardı; Siri; bir tanrı kralı anlamaya ve ona yardım etmeye çalışan tatmin edici bir karakter Vivenna ise kız kardeşi Siri'ye yardım etmeye çalışırken aslında kendi benliğini bulmaya çalışan bir abla. Beni kitapta en çok etkileyen karakter ise dürüstlüğü, muzipliği ve sonuna kadar barındırdığı kişisel gizemleriyle Işıktını'ydı. Hele kitabın sonunda yaşananlar ve onun bu olaylardaki rolü karakterin ulaşması gereken sonun tam da bu olması gerektiğini hissettiriyor bize. Kitap aynı zamanda yazarın oluşturduğu evrendeki öyle bir noktayla bağlantı kuruyor ki emin olun çok şaşıracak ve keyif alacaksınız. (Ne dediğimi anlayamayan arkadaşların Parlayan Sözleri okuyasıya kadar beklemeleri gerekecek. Yeni okuyucuların Fırtınaışığı Arşivi serisine başlamadan önce Savaşkıranı okumalarını tavsiye ederim.) Özet olarak sizi hayal kırıklığına uğratmayacak tam bir Sanderson kitabı diyebilirim.
Savaşkıran
SavaşkıranBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2018319 okunma
530 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Her zaman bir sır vardır
Yine bir Sanderson kitabı ve yine hissedilenleri anlatmakta kifayetsiz kalan kelimeler. Kitabı bitirmemin üzerinden bir buçuk aydan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen incelemeyi şimdi yazıyorum çünkü okuduklarımın etkisinin bu zamana kadar geçmeyeceğini ve anılarımın taze kalacağını çok iyi biliyordum. Yanılmadım da… Öyle bir hükümdarlık
Sissoylu - Son İmparatorluk
Sissoylu - Son İmparatorlukBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 20141,255 okunma
Reklam
1016 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
186 günde okudu
Dinmez Fırtına
Off, hedeflediğimden çok daha kısa sürede bitti ve ben 3. kitabın yayın tarihine kadar içimde koca bir boşluk ve kafamda bir sürü soru ile kalakaldım. Sanderson ilk kitapla çıtayı oldukça yüksek bir yere koymuştu ve bu kitaba başlarken kafamda bir acaba da yok değildi. Ancak, Sanderson daha söyleyecek çok sözü olduğunu kanıtlamayı başardı. Bana göre en şaşırtıcı kısım, ilk kitabın sonunda anladığımız gerçeklerin de getirdiği merakla Travangian'a ait olan bölümdü. Yazarın bu karaktere biçtiği yazgı ve sorumluluk çok özgün. Kendi dehasının peşinde koşarak dünyayı "kurtarmaya" çalışan bu adam da her insan gibi iyi ve kötü arasındaki çizgide dans ediyor. Ana karakterlerimiz yollarına emin adımlarla devam ediyor ve kendi çelişkileri ve zaaflarıyla mücadele etmeye devam ediyorlar. Adolin, Shallan ve Kaladin'den herhangi ikisinin bir arada olduğu sahneler, özellikle okuması en eğlenceli bölümlerdi. Parekılıçlarının gizemini çözüyor, Parlayan Şövalyelerimizin kendi benliklerini bulmasına şahit oluyoruz. Özetle ilk kitaba kıyasla ilk kısmı biraz daha ağır ilerleyen ama yine Sanderson yaratıcılığına hayran kalarak okuyacağınız bir kitap
Parlayan Sözler
Parlayan SözlerBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2016383 okunma
912 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Ölümden önce yaşam. Zayıflıktan önce güç. Hedeften önce yolculuk.
Kitabı nasıl tarif etmek, hissettirdiklerini nasıl dile getirmek gerek bilemiyorum. Çünkü eminim ki buna yönelik her denemem mutlak başarısızlığa mahkum. Sanderson'un bu yüksek standartlı eserine sadece geniş perspektiften bakarak ve kimsenin okuma zevkini baltalamadan söyleyebileceklerimi toparlamaya çalışayım. Öncelikle benim için fantastik
Kralların Yolu
Kralların YoluBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2014501 okunma
510 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
Anlatması çok zor
Zaman Çarkı serisini bitirdikten sonra yaşadığım boşluğu seriyi o bitirdiği için sadece Sanderson’un doldurabileceğini tahmin ediyordum ve haklı da çıktım. Öncelikle bu eserin yazarın ilk kitabı olduğunu hatırlamakta fayda var. Bunu kitaptaki olumsuz ya da aksayan yönlerden bahsetmek için söylemiyorum, aksine yazarın daha ilk kitabından çıtayı nasıl bir seviyeye çıkarttığından bahsetmek istiyorum. Büyü sistemi ve konusuyla çok özgün bir eser. Raoden tam benim sevdiğim tarz bir kahraman. Tabii ki bu kişiden kişiye değişecektir. Sahip olduğu güçlü kişilik ve idealleri sayesinde lanetlendiğini düşüğündüğü bir zaman ve ortamda bile kendisine ve etrafindakilere bir yaşama amacı veriyor. Sonunda ise... tabii ki sonunu söyleyemeyeceğim Sarene ise sivri dili ve parlak zekasıyla sevilmesi çok kolay bir karakter. Kitaptaki asıl favori karekterin ise Hrathen. Okuduğum bunca kitap içinde bana hissettirdikleri Verin Sedai’yi çok anımsatıyor. (Zaman Çarkını bitirmiş ya da en azından 12. kitabın sonuna ulaşabilmiş olan şanslı arkadaşlar ne demek istediğimi çok net anlamıştır ) Yazarın ilk kitabı olmasına rağmen ileride nasıl bir yazar olacağının işaretlerini çok net gördüğümüz bir kitap. Fantastik kurgu türünü hiç denememiş kişilerin rahatlıkla okuyabileceği ve türe aşık olacağı bir kitap. Sonuç olarak tam puanı sonuna kadar hak eden bir kitap.
Elantris
ElantrisBrandon Sanderson · Akılçelen Kitaplar · 2014584 okunma