Statülerimiz bizim değerlerimizi belirlemez. Yönetici olmak yöneticiyi çalışandan daha değerli kılmaz, sadece aldığı sorumluluk gereği diğerlerine göre ona fazladan haklar sağlar.
Ben öfkeliydim ,buna karşılık karamsardı o ;
Tutkuların oyununu biz ikimiz de taşımıştık;
İkimize de yaşam ıstıraplar vermişti ;
İkimizin de yüreğinde korlar sönmüştü;
İkimizi de artık beklemekteydi hıncı
Kör Fortuna 'nın ve zamanımızın,
Çın sabahında durmakta olan insanların..
Ne yüksek toplumun dedikoduları ,ne baston dansı ,
Ne tatlı bir bakış ,ne teklifsiz bir iç geçiriş,
Hiçbir şey etki yapmıyordu ona ,
Hiçbir şeyin varmıyordu ayrımına.
Başlamıştı nasıl erken ikiyüzlü olabilmeye,
Umudunu gizlemeye ,kıskanç davranmaya ,
Birini inandırmaya ya da inancından vazgeçirmeye,
Karamsar görünmeye ,bunalımlı olmaya ,
Dik başlı durmaya ya da uysal ,
İlgili görünmeye ya da umursamaz!
Nasıl mahmur dalgınlığıyla sessizdi ,
Nasıl ateşlice bir belagat sahibiydi ,
Özensizdi nasıl aşk mektupları!
Tek şeyi solur,tek şeyi severdi .
Ve nasıl başarıyla kendinden geçerdi!
Nasıl hızlıydı ve sevecendi bakışları ,
Utangaçtı ve küstahtı,kimi zamansa
Parıldardı uysal bir gözyaşı damlasıyla!!