Şüphe yok ki iyi işleyen bir kafa, iyi niyetli bir yürek. Ama kader onu öyle kötü bir toplama soktu ki sonunda hırsızlık yaptı; toplum onu öyle kötü bir hapishaneye koydu ki sonunda birini öldürdü.
Gerçekten kim suçlu?
O mu?
Biz mi?
Herkesi kendine çeken, hepimizi giysilerimizin eteklerinden çekiştiren ciddi ve dokunaklı meseleler bunlar; bir gün yolumuzu öyle bir tıkayacaklar ki onlarla yüzleşmek ve ne istediklerini sormak zorunda kalacağız.