Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Polyglot Academic

Japonya Ismi Hk.
"Japonlar ülkelerini Nippon veya Nihon diye adlandırırlar. Bu sözler "Doğan Güneşin Toprağı" diye kabaca çevrilen Çin harfleri ri-ben'den türemişlerdir. Çinceden türemiş bu terimin farklı bir çeşidi Batı'da kullanılmaya başlandı. 13. yüzyılda Çin'de Moğol hükümdarlarının yönetiminde hizmet eden Marco Polo, bu ismin, Venediklilerin hiçbir zaman ziyaret etmedikleri denizaşırı bir ülke için kullanıldığını duydu. Ardından Avrupa'daki anılarının bir çevirisinde bir yazıcı, bu çeviriyi Şipango veya Zipango'ya benzetti. Zamanla bu isimlendirmeler "Japonya" olarak Latinceye girdi. Çinlilerden başlayarak, hem Japonlar hem de Batılılar bu ülke için kendi ilgili terminolojilerini benimsediler."
Sayfa 11 - İnkılapKitabı okuyor
Reklam
Japonya Tarihi
Japonya TarihiMilton W. Meyer
8.3/10 · 48 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
155 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl
8.4/10 · 35,6bin okunma
155 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Anlam Arayışı
Viktor Frankl, Insanın Anlam Arayışı isimli eserinde, yalnızca psikoloji ve psikyatri meraklılarına değil, anlam arayışını sürdüren herkese hitap ediyor. Psikoloji bilimine uzak bir okur olarak bilimsel pek çok hakikati öğrendiğim eserde, yazarın Austwich toplama kampındaki hikayesi çarpıcı olaylarla anlatılmaktadır. Insanı insan yapan hususun bir ideal, amaç ve böylece yaşam motivasyonu olduğu söylemi kitap boyunca ispatlı bir şekilde karşımıza çıkıyor. Zira en ıstıraplı anlarda bile hayatta kalma içgüdüsü anlam arayışı ile paralel ilerliyor.
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,6bin okunma
Reklam
Hayat Amacı Belirlemenin Önemi
Nietzsche'nin sözleriyle: "Yaşamak için bir nedeni olan insan her türlü nasıl'a katlanabilir." Bu, tutsaklarla ilişkili her tür psikoterapötik ve psikohijyenik çabanın itici gücü olabilir. Bulunabilecek her fırsatta, onlara yaşamları için bir neden (amaç) verilmesi, varoluşlarının korkunç nasılına katlanmalarını sağlayacak gücü sağlamak için gereklidir. Hayatında bir anlam, bir amaç, bir hedef bulunmadığını, bu yüzden de devam etmesine gerek olmadığını söyleyen kişiye acıyın; yakında kaybolacaktır. Tüm destekleyici argümanları reddeden insanın tipik cevabı şöyledir: "Artık hayattan bekleyecek bir şeyim kalmadı." İnsan buna nasıl bir cevap verebilir?
Finis kelimesi Latincede iki anlama gelir. Son veya bitiş ve ulaşılacak bir hedef. Kendi "geçici varoluşunun" sonunu göremeyen insan, hayatta nihai bir hedefi de amaçlayamıyordu.
Beni kalbinde bir mühür gibi taşı, sevgi ölüm kadar güçlüdür.
İnsanın kurtuluşu sevgiyle ve sevgidedir. Elinde hiçbir şeyi kalmamış bir insanın dahi, kısacık bir an için bile olsa, sevdiğine ilişkin düşüncelerden nasıl mutluluk duyabileceğini anladım.
Başarıyı amaçlamayın!
"Başarıyı amaçlamayın; bunu ne kadar amaçlayıp hedef haline getirirseniz, elinizden o kadar kolay kaçırırsınız. Mutluluk gibi başarı da kovalanamaz: Kendisi ortaya çıkmalı ve bu sadece insanın kendisinden daha büyük bir davaya bağlanmasıyla veya insanın kendisi dışında bir insana tesliminin yan etkisi olarak gerçekleşebilir. Mutluluk kendiliğinden ortaya çıkmalıdır ve aynısı başarı için de geçerlidir; onu önemsemeyerek ortaya çıkmasına izin vermelisiniz. Vicdanınızın size dikte ettiğini dinlemenizi ve bunu bilginizi en yüksek seviyede kullanarak takip etmenizi istiyorum. Bu sayede uzun vadede bunu görebilirsiniz. Uzun vadede başarı sizi takip edecektir çünkü onu düşünmeyi unuttunuz."
Reklam
Yaşamak için bir nedeni olan insan her türlü nasıla katlanabilir.
201 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Hepimizin Içindeki Tuhaflıklar Fabrikası
Hepimizin içindeki tuhaflıklar fabrikasından izler bulabileceğimiz, orijinal bir kurguya sahip Tuhaflıklar Fabrikası. Yazarının Akademisyen olması nedeniyle midir bilinmez bu tuhaflıklar fabrikası bir Üniversiteyi barındırıyor. Gençliğinin baharını Akademi ile haşır neşir geçiren bir genç Akademisyen olarak kendimi bu fabrikanın içinden bir Asistan gibi hissettim. Yer yer kendi Fabrikama atıflar yapılmış gibi hissettim. Eserde, Akademinin kokuşmuş yüzü çarpıcı bir dille ele alınmış ve alegorik bir anlatım kullanılmış.
Tuhaflıklar Fabrikası
Tuhaflıklar FabrikasıEyüp Aygün Tayşir · İletişim Yayınları · 2018143 okunma
Düşününce, hem çoğunluk hem de muhalefet, kendi menfaatleri uğruna giriştikleri her mücadeleyi toplumsal faydayı azamileştirmek adına girişilen bir mücadele gibi göstermede ne denli mahirdi. Ve ne kadar da birbirlerine benziyorlardı!
Akademi Günlükleri-II
İnsanların çoğu zaman mevsimlerin döngüsü kadar tutarlı ve ara ara mevsimlerin döngüsündeki sapmalar gibi şaşırtıcı olabildiklerini işte ben de böyle öğrendim.
Akademi Günlükleri-I
Meslekte ve bu binada geçen yıllarım, beni duyduğum her sözün zahiri ve batıni anlamları üzerine düşünmeye şartladığından bunu istemsizce yapıyorum.
201 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Tuhaflıklar Fabrikası
Tuhaflıklar FabrikasıEyüp Aygün Tayşir
6.8/10 · 143 okunma
Reklam
Bir dilin doğuşunda, karakterinde, an'anesinde ve dehasında, başka dillerden derlenmiş kelimeleri millileştirme hayatı ve kudreti varsa, artık o dili özdil yapmaya kalkmak, dili kendi tabiatından ve dehasından uzaklaştırmaktır ki bunu ancak cehaletin ve dalâletin elleri yapar.
Sayfa 27 - Kubbealtı NeşriyatKitabı okuyor
Her halk kendi ikliminin lisânını söyler!
Arapçanın, daha Milâdın 7. Asrında Kur'an lisânı gibi muhteşem bir ifade kudretine ve yüksek müzikaliteye sahip, ilahi bir dil olması, başka dillerden alabildiğine faydalanmış fakat aldığı her kelimeyi, ebekuşağı altından geçirmişçesine, Arapçanın gramerine ve fonetiğine adapte ederek Arapçalaştırmış olmasının tabii zaferlerindendir... ... Ingilizce de, tıpkı Arapça gibi, başka dillerden aldığı kelimeleri, hususi bir söyleyişle, yani bu kelimelere Ingilizcenin sesini vererek millileştirir. Mesela, aslı Latince olan cultura kelimesinin Fransızcası kültür (culture) fakat Ingilizcesi kalçırdır. Ingilizcede böyle 90 bin kelime vardır. Görülüyor ki dillerin kelimeleri değil fakat sesleri millidir, her dilin kendi iç ve dış musikisi millidir.
Türk Dilini Seviniz!
Türk Dilini seviniz! Çünkü Türklerin, en az geçmişleri kadar büyük geleceği olacaktır.
Osmanlı Devletinde "Eman" Sistemi
Arabça "emn" kökünden güven ve güvenlik anlamına gelen kelime, terim olarak ise Islam ülkesine girmek veya teslim olmak isteyen yabancı bir kimse veya orduya güvence vermek anlamında kullanılmaktadır. Farklı isimler altında eman sistemi Islam öncesi Türk ve diğer milletlerde ve dinlerde de bilinen bir kavramdır. Bu anlamda "civar", "ahid", "zimmet" terimleri de kullanılmıştır. Nitekim Kur'an'da geçen "civar" kelimesi eman anlamında geçmektedir. Emanda taraflar için ise aynı kökten olmak üzere eman verene "müemmin", eman isteyene "müste'min", eman verilene de "müstemen", verilen belge için ise "eman-nâme" terimleri kullanılmaktadır.
Sayfa 3 - Mehmet Ipşirli, Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okuyor
2023 OKUMA HEDEFİ
2/50 kitap - %4 tamamlandı
2 kitap okudu
50 kitap
356 sayfa
2 inceleme
14 alıntı