Tanrı'nın Nefesinde Bir Tüy kitabı dört bölümden oluşuyor. İsimsiz kadın anlatıcımız ilk iki bölümde babasını ve annesini anlatıyor. Onların geçmişini, kültürlerini, zor geçen hayatlarını ele alıyor. Babası Çinli-Panamalı sinik, sessiz bir melez, annesi ise Almanya'nın otoritesinden nefret etse de Almanya özlemiyle yanan öfke dolu, baskın bir kadın. Birbirinden uzak, farklı kültürlerden bir araya gelen bu karı-kocanın Amerika'daki hayatı da özellikle çocukları açısından hayli sıkıntılı geçmiştir. Annesi şu anki hayatı için pişmanlıklar yaşıyor olsa da 'ev'ine dönse bile hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının farkındadır. Ve bu sebeple de evde kavgalar, tartışmalar eksik olmaz.
Sonraki bölümlerde anlatıcımızın bale eğitimini ve ilerleyen yaşlarında yine göçmenlik temelinde bir ilişkisini okuyoruz. Beş-altı farklı kültürle, ülkeyle karşılaşıyoruz bu kitapta. Ama hepsi de ait olamamanın zorluklarıyla mücadele eden insanlar.
Etkileyici bir aile anlatısı olmasının yanı sıra göçmenliğe, ait olamamaya, kökenlere, dile dair sorgulatan da bir metin okudum.
Anlatımı sade ve kendinizi anlatıcının yerine koymanızı sağlayacak şekilde empatik bir dil.
Tavsiye ederim.
Kitaplığımda yazarın Dost ve Daima Susan isimli kitapları da var. Onları da yakın zamanda okumak isterim.