Kimine vakitlerce yükselen gerçeğin iniltisi
Kimine uykusuzluktan doğan gerçek
Hangi gerçeği örtersin üstümde salınan mavilik
Ya da kaç tanrıya metres oldun zamanda
...
Dedi ki;
Etrafta güdük dolaşan zikir hamalları
Ah, yok mu şu bizleri hep ayrı sanmaları
Kel kafasında şırıngalı ter damlaları
Bir kafada hiç mi yanmaz fikir lambaları
Bir kadın, ona beyaz entarisini biçin
Aheste gidişinde rüzgarı, sözlerinden
Ve yüzündeki kırgın aksi anlamak için
O'na bakmalıydım, yalnız onun gözlerinden
Bir kadın ve çocuklar gezer gibi kalbinde
Sesinde, ip atlamaların deyişleri var
Şakrak bir şenlik başlar kulağının dibinde
Bazısı mendil kapar bazısı seksek oynar