Sonuçta, konuşmamak uç aşağı beş yukarı havadan sudan konuşmakla aynı şeydir. Hiçbir şey ifade etmez. Ayrıca bahse girerim ki, arkadaşlıkların sonunu getiren bir şey varsa o da sessizlikten çok, havadan sudan konuşmak denen şeydir.
Çünkü bir şeyi gerçekten düzeltme şansı insanın karşısına çok az çıkar. Karşınıza böyke bir fırsat çıktığında da fazla düşünemezsiniz. Ne kadar çatlakça görünse de o fırsatı yakalayıp var gücünüzle tutmanız gerekir.
Hepsi de öylesine tuhaf yaratıklardı ki uzaylılara benziyorlardı adeta. Zarif ve sessiz. Müziğe gerek duymadan dans eden uzaylı balerinlere benziyorlardı.
"...Çok konuştuğumun farkındayım ama bunu düzeltmek için gerçekten çabalıyorum ve ne kadar çok konuşsan da yine de söylemek istediğim pek çek şeyi söyleyemiyorum. Lütfen beni anla..."
"...Sanki içimde bir sürü farklı Anne var. Bazen o yüzden böyle baş belası biri olduğumu düşünüyorum. Eğer sadece bir tane Anne olsaydı her şey çok daha kolay olurdu ama o zaman da hiçbir şey böyle ilginç olmazdı."