17 hikayeden oluşan bu kitap Poe'nun kendine has gotik tarzını çok iyi yansıtıyor. Kitapta bir çok iyi hikaye derlenmiş olsa da kitabın ilk yarısında hoşuma giden sadece bir hikaye oldu, ancak hakkını vermeliyim ki diğer yarısında hoşuma gitmeyen tek bir hikaye yoktu. Kitabı okuduğunuz zaman Poe'ya hayran kalacaksınız. Bu kadar derin düşünebilen ve donanımlı bir insan olması sizi epey şaşırtacak, ve kendine hayran bırakacaktır. Belki de bu yüzden her hikayesenin ayrı incelenmesi gerektiğini düşünüyorum. Kitapta en sevdiğim hikayeler "Amontillado Fıçısı" ve "Kuyu ve Sarkaç" oldu. Ayriyeten "Kızıl Ölümün Maskesi" ve "Kuyu ve Sarkaç" hikayeleri de en çok etkilendiğim hikayeler oldu. Bu bahsettiğim hikayelerin hepsi ya radyo tiyatrosuna ya da direkt tiyatroya uyarlanan hikayeler, ancak belirtmeliyim ki zaten Poe'nun bir çok öyküsü sinemeya, oyunlara, tiyatrolara ve illüstrasyonlara esin kaynağı olmuştur. Kitap Poe'nun eserlerine başlamak için başlangıç sayılabilecek nitelikte. Yani henüz Poe'ya başlamadıysanız artık nerden başlayacağınızı biliyorsunuz ;) Tüm bunların dışında, kitapın türü gotik-gerilim, yani gerilim sevmiyorsanız, gotik temadan hoşlanmıyorsanız Poe'nun hikayelerine bağımlı kalamazsınız. Ve ben de aynen bu durum oldu, ancak dediğim gibi Poe'ya hayran kalmamak elde değil. Kısacası Poe'yu merak eden bir insanın ilk olarak bu kitaptan başlaması epey mantıklı olur.
Hala kitaptan bahsedecek çok fazla şey var ama genel izlenimi verdiğimi düşünüyorum. Kitabı tabii ki okumanızı öneririm...