Dört duvar arasında tutsak olsanız bile, hiç gidip görmediğiniz yerleri betimleyerek ve onu da eşin iki kızının internet aracılığıyla yaptığı araştırmalar sonucu ile bu romanı yazmak etkileyiciydi tebrikler sayın Selahattin Demirtaş . Romandaki karakterlerin olaylara geçişi biraz kafa karıştırsada kurgu ve anlatımdaki espirili dil ile şiir tadında okutabiliyor kitap kendini. İlk roman olmasına rağmen beğendim, umarım devamı gelir.Özgür yarınlarda buluşmak dileğimle kalemine sağlık SELOCAN…!
Amin Maalouf’un güzel bir lafı vardır.” Geleceğin yolları pusularla doluysa, takınılacak en berbat tavır, ‘Herşey Çok Güzel Olacak’ diye mırıldana mırrıldana gözü kapalı ilerlemek olacaktır,” der.
“Biz çoktan öğrendik ki otoriter rejimler sadece siyasal baskı yaratmıyor, aynı zamanda insanlar onursuzlaştırıyor. Korkuya yenik düşüp onursuzluğa meylederler çoğaldıkça onurlu kalmaya çalışanlar yalnızlaşıyor.”
Sadece iyi bir yazar olmanın ötesinde; toplumuma yol göstericiliği yaparak aslında “kötülüğün sıradanlaştığı bir dünyada hala bir Ümit var “ diyebilmenin adıdır Ece Temelkuran. Ve bu kötülüğün sıradanlaştığı kapitalist düzenlerde aslında eşit, özgür, onurlu yaşananın biraz zorluğuna dikkat çekerek “insanlık kurtarılmayı hak ediyor mu?” diye soruyor bizlere. “Demokrasi kapitalist ülkelerde yaşamaya yer bulamaz” diyor. Onurlu ve neşe içinde yaşamanın aslında eylemsellikten geçtiğini, eylemsellik olmadan anlamanın, değişimin zor olduğuna dikkat çekiyor…!
Bu da GeçerEce Temelkuran · Everest Yayınları · 2020474 okunma