Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kitap Kurdu

Kitap Kurdu
@Yasminiesa
Ruhu çocuk olmalı insanın. Kaç yaşına gelirse gelsin salıncak gördüğünde kahkahalar ile sallanmalı, kağıt helva ile gözleri parlamalı, yağmurdan kaçmak yerine yağmura koşmalı... İçimizdeki çocuğu unutmayalım.
Watty'de kendince bir yazar; - KİT (Cevapsız Sorular) -Ruhe Saye'm
Çocuk Gelişimi
8 okur puanı
Haziran 2020 tarihinde katıldı
Gökyüzüne Not
Geçmiş gerçekten geçmişte mi kalır, yoksa attığımız her adımda yeniden karşımıza çıkan ayrıntılarda mı saklıdır?
Reklam
Delilik yiğidim delilik. Huzurun adı delilik, ıslanmanın adı delilik, herkesten farklı olmanın adı delilik...Hayatı, kenarından değil de tam kalbinde yaşamak delilik. Kısacası korkmamak delilik. 'Millet ne der?' diye düşünmeden ruhunun isteğini yapmak. Ahh delilik sen ne de güzel şeysin...
İnsan doğduğu andan itibaren bir arayış içerisinde. Her şeyden önce kim olduğunu, nasıl biri olduğunu arıyor. Yani benliğini! Bu yüzden ya çocukların sürekli soru sorması. Tanımak istiyor çevresini, eşyaları, insanları. Biz yetişkinlerin görevi, onların sorularını dürüstçe yanıtlamak ve asla onları küçük görmemek! İnsan beyni öyle bir şey ki, küçük-büyük dinlemeden her olayı kavrayıp kaydediyor. Ve sorduğu sorular isteksizlikle, küçümseyerek cevaplandığında bir süre sonra konuşmayı, sormayı kesiyor. İç dünyasına çekiliyor, kendini soyutluyor. Şanlıysa kendi kendine bir şeyler öğrenerek benliğini buluyor. Şanssızsa çabalamaktan vazgeçiyor ve cahil bir yetişkin oluyor. Kendini tanımıyor, tanımak için çabalamıyor hatta belki de daha kötüsü... Kendini tanıdığını zannederek bir ömrü yalan geçiriyor. Çocukluğumuzu biz seçemedik belki, fakat yetişkinliğimizi biz seçebiliriz. Her daim kendimizi tanımak için çabalayarak, bir ömrü okuyarak/öğrenerek geçirmek bizim elimizde. Ve bir şey daha bizim elimizde! Çocuğumuzun, kardeşimizim, yeğenimizin, kuzenimizin kendini tanıma fırsatı. O küçüklerin çok değerli olduğunu ve öğrenmeye ne kadar aç olduğunu unutmayalım. Bu öğrenme aşkının önüne set değil, merdiven olalım. Hatta asansör bile olabiliriz ne dersiniz? 😉😊

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Delilik yiğidim delilik. Huzurun adı delilik, ıslanmanın adı delilik, herkesten farklı olmanın adı delilik...Hayatı, kenarından değil de tam kalbinde yaşamak delilik. Kısacası korkmamak delilik. 'Millet ne der?' diye düşünmeden ruhunun isteğini yapmak. Ahh delilik sen ne de güzel şeysin...
Hani demiş ya şarkıda 'Umut... Şimdi hiç görmeyen birine, gökkuşağını anlatmak kadar zor ve imkansız' diye. Bir dostun varsa bu, o kadar da imkansız değildir. Öncelikle dostunun varlığı, senin en büyük umudundur. Çünkü bilirsin... O, senin için defalarca kez, bıkmadan, usanmadan gökkuşağını anlatır. Anlatamasa da gözlerini kapatarak senin karanlığına eşlik eder. Yanında olur! Ne olursa olsun, ne yaşanırsa yaşasın... Gökkuşağının gökyüzünde durduğunu bildiğin gibi, onun da senin yanında olduğunu bilirsin. Belki bazen uzaktadır fakat aradığında... Günler, aylar hatta yıllar geçmiş olsa bile, ilk günkü gibi konuşursunuz, gülersiniz. Demiş ya Cemal Süreya 'Dokunulmasa da, görülmese de kalpte yer verilir bazısına, nedensiz.' diye. Dost, kalbine girdiği andan itibaren yaşanan anlar/anılar, paylaşılanlar insanın en büyük nedenidir.
Reklam
268 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Benliğini Arayan Çocuk
Benliğini Arayan ÇocukVirginia M. Axline
9.1/10 · 2.936 okunma
KİT (Cevapsız Sorular) 45. Bölüm'den Alıntı
"Sanırım senin de bu şekilde karşımda durmandaki en büyük etken o." Genç kız başı ile Burak'ı onayladı. "Öyle. Hatta... Sürekli yaptığım alıntıların da en büyük nedeni o. O gün Shannon L. Alder'dan bir alıntı yapmıştı. 'Hayattaki en büyük pişmanlıklardan biri, kendiniz olmak yerine, başkalarının istediği bir bireye dönüşmektir.' demişti. Sonra da o alıntı üzerinden devam etmişti. 'Bir şeyi, sırf başka insanlar yapman gerekiyor dedi diye yapma. Hislerini saklama, düşüncelerini saklama. Tabii ki her gördüğünü herkese söyleme. Bazıları bunu kaldıramaz ama... Bu yeteneğini asla kötü bir şey olarak görme. Omuzların düşük oturma, bir yerlerde saklanma mesela. Kendinden emin ol! Her zaman kendi doğrularına güven, kendine inan. En önemlisi de sevdiklerinden asla düşüncelerini gizleme. Sevdiklerine verdiğin değerin hakkını ver. Yok yere gurur yapma ve en önemlisi... Sevdadan korkma Berceste. Sevda, korkulmayacak ya da hiçe satılmayacak kadar güzel bir duygu."
KİT (Cevapsız Sorular) 45. Bölüm'den Alıntı
"Annen bir keresinde bana her yıldız kaydığında beni hatırla demişti. Hani yıldız kaydığında dilek tutar ya insanlar. Ben de... Annenin yanında olmadığı zamanlarda gökyüzündeki yıldızlara bakıyorum.' 'Yıldız kayarsa bu annemin de seni düşündüğü anlamına mı geliyor yoksa?' diye sordu Burak babasına bakarak. Yiğit Kılıç ise bu duruma kahkaha
KİT (Cevapsız Sorular) 41. Bölüm'den Alıntı
"Binlerce cevapsız soru, hayatımın her anında var benim. Cevaplarını bilmediğim çok fazla soruya sahibim. Ve bu cevapları da... Yaşayarak öğrenebileceğiz ancak. Aylarca kaçma sebeplerimden bir diğeri de buydu. Cevabı öğrenilen her soruda... Seni yakmaktan korkuyorum ben. Sence... Yanlış cevabı vermek mi yoksa doğru cevabı öğrenmek mi daha çok can yakar? Ya da şöyle sorayım. Benim doğru cevabım ya senin yanlış cevabın oluyorsa? Hayat sınavı fazla ağır. İnsana çalışmadığı yerden soruyor. Ve büyük kalleşlik yaparak cevap formunu herkes için aynı yazmıyor. Aynı sorulara fakat farklı cevaplara sahipsek? Kimin doğrusu üzerinden gideceğiz? Kim... Kendinden taviz verip bile isteye yanlış bildiği cevabı kabullenecek?"
53 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.