gel ey gurbet diyârında, esîr olup kalan insan,
gel ey dünyâ harabında, yatıp gâfil olan insan!
gözün aç, etrâfa bir bak, nice beğler gelip geçti,
ne mecnûndur bu fâniye, gönül verip duran insan!
kafesde bülbüle şeker, verirler fakat hiç durmaz,
aceb niçin karâr eder, bu zindana giren insan!
kararmış gönlün ey gâfil, nasihat neylesin sana,
taştan katı olmuş kalbi, öğüt kâr etmiyen insan!
/Niyazi Mısri