Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yusuf

müthiş betimlemeleri ve olay örgüsü ile ruhumu titretti. Harika bir kitap, harika!..
Reklam
Şu anda bu yörede en gezip görülesi yerlerin çoğu özel mülk değildir; tabiatın bir sahibi yok ve dolayısıyla yürüyüşçü de göreli özgürlüğün tadını çıkarabilir. Ancak muhtemelen, öyle günler gelecek ki doğa, üç-beş seçkinin ayrıcalıklı vakit geçirebileceği sözümona keyif alanlarına bölünecek; çitler artacak ve insanları umumi yollara hapsedecek başka mekanizmalar geliştirilecek, sonra bir de bakmışsınız ki Tanrı'nın toprakları üzerinde yürümek beyefendilerin hanelerini işgal etmek anlamına gel- miş. Halbuki bir şeyden münhasıran keyif almak demek, kendini asıl hazdan mahrum bırakmak demektir. O hal- de, kötü günler henüz gelmemişken elimizdeki olanakları değerlendirelim.
Yürümek
Yürümek
Henry David Thoreau
Henry David Thoreau
tabii bir de doğru insan nedir tanımını yapmak gerekiyor. seni mutlu eden midir yoksa senin mutlu etmekten keyif aldığın mıdır?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
sevgisiz, kimsesiz ve kaygı doluydu ama dayanıyordu. Bir gün yolda yalnız başına yürürken birden üst damağına bir yumru oturdu, dayanılmaz bir acı veriyordu; ömründe ilk kez böyle hissetmişti. konuşmaya çalıştı ama ağrıdan bir şey diyemedi. Olabildiğince yüksek sesle bağırdı, bağırırken gözünden yaşlar sıralandı. buraya kadarmış dedi. koşarak eve gitti. aynanın karşına geçti ve bitik siluetini baktı. gözünün içine bakarak "yaşasaydım eğer 25 yaşında olacaktım" dedi.
Beynimin sağ ve sol tarafı şiddetli bir çatışma halinde ve ben yönetime el koyamıyorum.
Reklam
Bilincimiz bizi korkak olmaya itiyor. Yapmak istediklerimize sadece rüyalarda izin veriyor. Ölmene izin vermiyor ama her kafanı yastığa koyduğunda tekrar tekrar seni öldürüyor. Sevdiğine sevdiğini söyletmiyor ama onu her gece düşlerinde görmeni sağlıyor ve sana acı çektiriyor...
Güneş denize uzanmış güzelliğini izliyor...
İnsanların ruhunu öldürüyorlar anne. İşte asıl cinayet bu. Utanılacak bir cinayet...
Aya benzetiyorum seni, ama ayın hangi yüzlüsün? Ay, hiç senin kadar ışıltılı olmadı ki!